Giriş
(2)

kedinin ağzı neden açık kalır?

neriman koksal
senelerdir hep merak eder ve araştırmayı ya da birilerine sormayı unuturum. gerçekten çok merak ediyorum ve aklıma gelmişken hemen sormak istiyorum. bu kediler sağı solu, insanların dizlerini, motoru yeni kapatılmış arabaların önlerini, kendi popolarını falan kokladıktan sonra bir süre ağızları açık
senelerdir hep merak eder ve araştırmayı ya da birilerine sormayı unuturum. gerçekten çok merak ediyorum ve aklıma gelmişken hemen sormak istiyorum. bu kediler sağı solu, insanların dizlerini, motoru yeni kapatılmış arabaların önlerini, kendi popolarını falan kokladıktan sonra bir süre ağızları açık kalıyor, ööyle bakıyorlar bir süre ağız açık, bunun sebebi nedir? bir sağlık sorunu falan değil belli ki bir çok kedi yapıyor bunu da neden yapıyorlar?
0
neriman koksal
(03.03.10)
burunlarından geçen kokunun tadına bakıyorlar diyeyim bir nevi. inceliyorlar iyice genizlerindeki kokuyu. fark ettiyseniz aynı koklar gibi nefes almaya devam ederler bir süre. sonra genelde burunlarını yalayıp başka bir poza geçerler.

yani benimki gözlem, doğruladığım bir bilgi değil... söyliim de :)
ehe araştırdım :) dediğim gibiymiş gerçekten...
hatta ingilizce terim varmış bunun için o da "flehming"
(kaynak:www.bigpawdesigns.com)
0
kediebesi
(03.03.10)
vay üçkağıtçılar ya, bir şeyin de tadına bakmayın kardeşim :) kediebesi, teşekkür ederim =)
0
🌸neriman koksal
(03.03.10)
(3)

mango outlet tüketici hakları

i like dance and i like romance
bugün mango outlet ten alınmış olan ancak üzerime uymayan bir hediye aldım.fişi var,etiketi üerinde.ancak alırken sadece renk ve beden değişimi yapılabilceği söylenmiş.ben başka bir ürün almak istiyorum.yasal hakkım nedir bilemiyorum.gerçekten böyle bir kanun var mı outletlerde veya bu mango'nun uyd
bugün mango outlet ten alınmış olan ancak üzerime uymayan bir hediye aldım.fişi var,etiketi üerinde.ancak alırken sadece renk ve beden değişimi yapılabilceği söylenmiş.ben başka bir ürün almak istiyorum.yasal hakkım nedir bilemiyorum.gerçekten böyle bir kanun var mı outletlerde veya bu mango'nun uydurması mı?sizlerden gelen cevaplara göre yarın mağazadaki tavrımı belirleyeceğim.teşekkürler şimdiden.
0
i like dance and i like romance
(08.09.09)
giyimde bir istisna varsa bilemeceğim ama bir ürünü 15 gün müydü bir hafta mıydı neydi öyle bir sürede iade edebiliyordun ayıplı olmasa bile. erman hocalı reklamlar öyle diyordu.
0
kofteburger
(08.09.09)
cogu outlet'te degisim bile yapilmiyor. normal magaza olsa olur da outlet oldugu icin dedikleri gibi olabilir. emin degilim yine de bi yaptirim olabilecegi konusunda.
0
nawres
(08.09.09)
normal magaza - outlet magaza diye bir ayrım yok tuketici haklari konusunda. mango outletler degisim yapmiyoruz diye koca koca yaziyor ama hava civa o. magazaya gidin, isteginizi belirtin ve tavirlarina gore davranin. muhtemelen kesinlikle degisim - iade yok diyip o yaziyi gosterecekler. eger boyle davranirlarsa magaza muduruyle gorusun o da olmadi merkezlerini aramalarini soyleyin. o da olmadi tuketici dernegine basvuracaginizi soyleyin sorununuz hallolacaktir. kardesim bir donem mango'da calismisti ve prosedurun aynen boyle isledigini biliyorum. aslinda hakkiniz olan seyi elde etmek icin israr ve sikayet tehdidi yollarina basvurmaniz gerekiyor aklinizda bulunsun.

ha bir de eger beden - renk degisimi yapmaya karar verirseniz de "elimizde yok" derlerse depoya bakmalari icin israr edin. outlet magazalarin depolari istediginiz renk ve bedenlerle dolu emin olun.
0
neriman koksal
(08.09.09)
(3)

mekan fakirine yardım

domine deyus
şimdi şöyle,istanbul ve yakınlarında pazar günü sevdicekle nerelere gidebiliriz?ne bileyiim işte bilmemneresi varmış gittik, gezdik çok güzeldi diyebileceğiniz bir yer?araba opsiyonumuz vardır.dur bak, garipçe köyü diye biryer varmış mesela. buna benzer yerler arıyorum işte.
şimdi şöyle,
istanbul ve yakınlarında pazar günü sevdicekle nerelere gidebiliriz?
ne bileyiim işte bilmemneresi varmış gittik, gezdik çok güzeldi diyebileceğiniz bir yer?
araba opsiyonumuz vardır.

dur bak, garipçe köyü diye biryer varmış mesela. buna benzer yerler arıyorum işte.
0
domine deyus
(05.06.09)
(bkz: polonezköy)
(bkz: kıyıköy)
0
ilse
(05.06.09)
bence de polonezköy. hatta polonezköy country clup. biz geçen hafta gittik orman içi, cıvıl cıvıl kuşlar, yüzme havuzu var, piknik var, bi dolu da hayvan. ben çok sevdimdi.
0
kirmizi gul demet demet
(06.06.09)
(bkz: anadolufeneri) hatta (bkz: kaptanin yeri) rakı + balık
0
neriman koksal
(06.06.09)
(4)

güngörene anadolu yakasından ulaşım

rentts1
en rahat nasıl olur? gideceğim yer kale kilit fabrikasının arkasıymış.
en rahat nasıl olur? gideceğim yer kale kilit fabrikasının arkasıymış.
0
rentts1
(28.05.09)
1 alternatif= eminönü'ne gel 92.c otobüsüne bin haznedar eminönü otobüsü yani,çeşme durağında inip hemen kale kilit fabrikası sağda kalıyor güngören yahya baş stadının karşısı 2 alternatif=deniz otobüsüyle bakırköye gel,bakırköy meydandan otogar bakırköy minübüsüne bin kaptan beni stadın orda indir de zaten koca stadı görürsün:) dediğim gibi stadın arka girişinin hemen arkasında kale kilit fabrikası..
0
blowup
(28.05.09)
teşekkür ediyorum cevaplara ancak boliteau metrobüs demişsin ama
harita.iett.gov.tr
burda cevizlibağ durağını göremedim. acaba cevzlibağ durağının ismi deişik mi yazıo haritada?
@blow up
harika anlatmışsın çok teşekkür ediyorum.
0
🌸rentts1
(28.05.09)
komik ama o haritada ne topkapı ne cevizlibağ yazıyor gerçekten. Cevizlibağ durağı var merak etmeyin, direk metrobüse binebilirsiniz. Topkapı'dan hemen bir sonraki duraktır Cevizlibağ. Otobüs durağının hemen arkasında tramvay var zaten oradan da anlayabilirsiniz.
0
cevaps
(28.05.09)
metrobüse binip merter durağında inin, zeytinburnu - bağcılar tramvayı nerde? diye birini çevirip sorun, bu tramvay merter ve haznedar'dan geçip güngören'e oradan da bağcılar'a geçiyor. kale kilit nerde bilmiyorum ama kale center'ın karşısındaki eski fabrikadır büyük ihtimalle. güngören diye geçse de güngören'in içi değil merter'in arkası esasında burası. tramvay'da yine birilerine sorun yolu tarif ederler. gideceğiniz yer oralarda bir yer çünkü. 92C bu bahsettiğim yerden geçmiyor. hem çok otobüs bekler hem yolunuzu uzatır hem kafanızı karıştırırsınız. en temizi metrobüs + tramvay.
0
neriman koksal
(29.05.09)
(9)

Kolda çanta taşımak

sotw
sözlük içerisinde de çeşitli başlıklarda incelenmiş bir konu ama gerçekten merak ediyorum. 1. ağızdan öğrenmek istiyorum. çantayı kolda taşımanın amacı nedir? ne gibi bir getirisi var? sadece görünüm açısından mı? ayrıca 1-2 kilo çanta taşıyınca kol ağrımıyor mu?
sözlük içerisinde de çeşitli başlıklarda incelenmiş bir konu ama gerçekten merak ediyorum. 1. ağızdan öğrenmek istiyorum. çantayı kolda taşımanın amacı nedir? ne gibi bir getirisi var? sadece görünüm açısından mı? ayrıca 1-2 kilo çanta taşıyınca kol ağrımıyor mu?
0
sotw
(28.05.09)
eşimden bildiğim: çantanın askı kayışı dar olduğundan omuza asılamıyor. asılsa bile iki adımda bir dirseğe düşüyor. azıcık dayansan, en ufak kol hareketinde yine dirseğe düşüyor. eeh eytere diyip kolda taşıyorlar.
0
kibritsuyu
(28.05.09)
omza asilamayacak kadar kisa sapli cantalar elde tutarak tasiniyordu eskiden ama yeni moda cikti simdi boyle, kol dirsekten kirik, el hafif yumruk seklinde ve yukari bakiyor, canta da bilege yakin, dirsekle bilek arasinda bi yere asiliyor.

17 yasindaki moda takipcisi ve bi yigin ciks arkadas sahibi kardesimin soyledigine gore bu sekil victoria beckham sayesinde ortaya cikmis. kadin bi gun alisveris yapmis, elleri kollari torbalarla dolu, dolayisiyla cantasini tutamiyor, onu da baska caresi kalmadigi icin koluna asmis, dusmesin diye de az once anlattigim sekilde tutuyomus zar zor falan. boyle fotograflari cekilmis, kendisi zaten muhtesem guzel bi kadin, genc kizlar bu haline de vurulmus ve bu canta tasima bicmini benimsemisler. herkes cantasini eli kolu torbalarla dolu victoria seklinde tasimaya baslamis.

"tam bi moda ikonu yaniie" diyodu salak kardes.
0
cisterna
(28.05.09)
şurada tartışılmış biraz
(bkz: çantayı dirsekte taşımak)
0
386 dx
(28.05.09)
buraya kadar tamam ama ağrı yapmıyor mu. benim bim poşetini tutarken elim acıyor :)
0
🌸sotw
(28.05.09)
eheh (bkz: tikky kasi)
0
cisterna
(28.05.09)
çantasına göre değişir ki;

www.pursepage.com

3.bp.blogspot.com

linkteki çantaları omuzda taşıyabilir misiniz? hayır, çünkü sapları çok kısadır, ya elde ya kolda taşınmak için yapılmışlardır. yok illa omzumda taşıycam derseniz o da olur belki ama koltukaltıyla birleşir çantanız, böyle sıkış tepiş ne gerek var ki.
0
pinking of you
(28.05.09)
bir arkadaşım bu konuda uzun uzadıya beynimi yemişti. gözlemlerine göre bilgi'nin kızları çantayı kolda taşırken avuç içleri havaya bakıyormuş, bizim okulda gördüğüne göre de (khas) kızların avuçları yukarı bakıyormuş. çevrendekinden ne görüyorsan öyle yapıyorsun herhalde ben de tam bilemedim.
0
cevaps
(28.05.09)
teması şu... çantayı omzuna asamıyorsun çünkü sapı çok kısa, girmiyor bile, elinde tutmuyorsun çünkü elinde muhtemelen başka bir şeyler oluyor ve elini kullanma ihtimalini ortadan kaldırıyor, onu da geçtim elinde taşırsan bir evrak çantası taşıyan gri elbiseli memur havası oluyor..
0
ilse
(28.05.09)
cok eskiden de kadinlar cantayi dirsekte tasiyordu. ben annanemin gencligini hatirlarim hayal meyal victoria beckham da henuz vitaminlikten cocukluga yani terfi etmistir, benim annanem de boyle tasirdi cantayi. hatta annem de gencliginde bir donemler boyle tasiyordu kisa sapli cantalari. simdi tabii biraz korkunc bir moda gibi gelmesinin nedenleri var. durusun, konusmanin, yuruyusun bile modasi varken bu tarz canta tasimak da moda olmus durumda. yine de diz yapmis bol esofman, yakasi dusmus tshirt ustune altin taklidi uzun kolye ve rofle yapilmis dolma kahkullu sacla bu tarz canta tasiyan birinde cok sakil duruyor. ister tiki diyelim ister zamane modasi. iste oyle bisiy.
0
neriman koksal
(29.05.09)
(5)

hasta sokak kedisi

neriman koksal
kendisiyle iki haftadır aralıklarla karşılaşıyorum. balkonda bir kedi beslediğim için, onun mama ve su kabının başında gördüm bir iki hafta önce. sonraki günlerde de aralıklarla balkona uğradı. sanıyorum hastalığı yüzünden beslenemiyor ve çok güçsüz düşmüş. hastalık belirtilerine gelince, ağzından s
kendisiyle iki haftadır aralıklarla karşılaşıyorum. balkonda bir kedi beslediğim için, onun mama ve su kabının başında gördüm bir iki hafta önce. sonraki günlerde de aralıklarla balkona uğradı. sanıyorum hastalığı yüzünden beslenemiyor ve çok güçsüz düşmüş.

hastalık belirtilerine gelince, ağzından sürekli salya akıyor yani kuduz belirtisi gibi değil ama mesela su içmek için kaba eğildiğinde bir miktar salya geliyor. kuru mamayı tırtıklarken gördüm ama fazla yemek yiyemiyor. ağzında burnunda görünür bir yara mevcut değil. su kabının başına gidip iki yudum alıp dakikalarca hareketsiz bekliyor. hareketleri çok yavaş. hasta yani işte. veterinere götüremiyoruz çünkü yanına yaklaştığımız an kaçıyor, uzaktan takip ediyoruz. vet. dün telefonda antibiyotik vermemizi tavsiye etti. suya ve bi miktar pirinçli çorbaya largopen ekledik ama iki tırtıktan öte ilgilenmedi. bu durumda ilaçtan faydalandığını sanmıyorum. sorularım şunlar;

1 - bizim vet. solunum yolları enfeksiyonu olabilir demiş ama aranızda vet. olup da "yok bence bu başka bir hastalık olabilir" diyen var mı?

2 - daha fazla müdahale edemediğimiz için, hayvanın akıbeti ne olur? iki haftadır bu halde yaşıyor. sizce atlatır mı yoksa ölme ihtimali var mıdır?

3 - solunum yolları enfeksiyonu bulaşıcı mıdır? mama kabını değiştirmeden bizim balkon kedisi mama yerse o da hastalık kapabilir mi?

4 - bizim kedi (ya da balkona rastgele uğrayan başka bir kedi) largopen'li mamadan yer, sudan içerse bişey olur mu?
0
neriman koksal
(16.05.09)
Aşırı salya genelde zehirlenme belirtisidir ama zehirlenme durumu tabi ki çok da uzun sürmez. Yani ya ölür, ya geçer. Uzun süredir o haldeyse heralde başka bişeydir. Hastalığın ne olduğunu tam olarak bilmediğiniz için bence bulaşıcı olduğunu varsaymanız doğru olur. Zaten veterinerin tahmini doğruysa ve solunum yolu enfeksiyonu ise kesinlikle bulaşıcı.

Salya en iyi ihtimalle ağızda bir sorun olduğunda görülür. Yani ağzında batan bir cisim vs varsa salya akıtır. Bunun dışında feline herpes olma ihtimali de var. Solunum yolu veya tükrük bezi enfeksiyonu salyaya sebep olan rahatsızlıklar arasında en yaygını gibi geliyor bana, belli olmaz tabi ki, alerji bile olabilir. Yakalayabilirseniz veterinere götürün derim.

(veteriner değilim)
0
cereal killer
(16.05.09)
başını tam tutabiliyor mu? ya da denge sorunu var mı?ben bizim vet de bi kedi görmüştüm.başı sürekli sallanıo, yürürken tam denge tutturamıo, salyasını kontrol edemio, gözler de kayıyodu.kulak iltihabı çok ilerlemiş demişti vet.sonra dikkat ettim.sokakta da ööle bir sürü kedi var...bulaşıcılığı yok sanırım.çünkü veterinerdeki diğer kedilerle kafesleri yanyanaydı.

ben eski evimin terasında kedi oltasıyla yakalamıştım bi kediyi..oyuncağın peşindeyken hoooopp kutuya...çok gemiş olsun.
0
iloushka
(16.05.09)
düdüğümün aşısı için veterinerdeydim az önce. sordum. "ağzında yara, iltihap vs olabilir büyük ihtimalle ya da karaciğer sorunudur" dedi ama bulaşıcılık konusunda pek şansınız yok. yani evde bakmadığınız bi kediniz var ve "aynı kaptan yemeseler bile aynı çevrede dolaştıkları için bulaşacak bişey varsa mutlaka bulaşacaktır, dışarda yaşayan hayvanı korumanız imkansız" dedi doktor.
0
cereal killer
(16.05.09)
Valla boşuna çabalamayın derim ben. Bırakın doğal seleksiyon işlesin. Ben benzer durumdaki bir kediyi 1 ay kadar zar zor yaşattım ama yine öldü. Doğanın işine karışmamak lazım bazen.
0
ataturkiye
(16.05.09)
@cereal killer; ilgine teşekkür ederim. veterineriniz doğru demiş akşam eve gelince balkondaki kedimin de tıksırdığını ve burnunun normalden biraz daha nemli olduğunu fark ettim. sanırım hasta kedi solunum yolları iltihabından muzdarip ve bizimkine de geçti. çok endişeli değilim çünkü bizimkini veterinere götürmek, bakımını yapmak çocuk oyuncağı, hayvan bize alışkın çünkü.

@iloushka; herhangi bir denge sorunu yok. güçsüz düştüğü için hareketleri yavaş sadece ama biz yaklaşınca can havliyle dört nala da koşup kaçabiliyor. kedi oyuncağı ya da mamayla kandırmak ne yazık ki işe yaramadı. hayvan ne oyuna ne mamaya ilgi gösteriyor. zorla yakalayıp kutuya tıkmak lazım ama cesaret edemiyorum incitebilirim diyerek.

@ataturkiye; elbette doğal selesiyon önemli ama bu daha çok annelerin güçsüz yavrularını terk etmesiyle gerçekleşiyor. kedinin doğal seleksiyonuna ben karışamam haliyle. annenin terk ettiği yavruyu ölsün diye bırakamam (ki evdeki kedim de böyle bir yavruydu) ya da belki de basit bir kaç doz ilaçla düzelecek bir hayvanı göz göre göre hastalığı çözümsüz hale gelip ölsün diye görmezden gelemem. büyük ihtimalle bir şey yapamayacağım bu hayvan için ama elimden geleni de esirgeyemem dimi?
0
🌸neriman koksal
(16.05.09)
(5)

Staj için SSK Primi Sorunsalı

redskull
Staj yapacağım yer ssk primimi kendim yatırmamı istedi afallamış durumdayım ama bu stajı da yapmam lazım böyle bir şey mümkünmü nereye, nasıl yatacak bu prim ve tahminen ne kadardır çok zor durumdayım acil cevaplarınızı bekliyorum.
Staj yapacağım yer ssk primimi kendim yatırmamı istedi afallamış durumdayım ama bu stajı da yapmam lazım böyle bir şey mümkünmü nereye, nasıl yatacak bu prim ve tahminen ne kadardır çok zor durumdayım acil cevaplarınızı bekliyorum.
0
redskull
(14.05.09)
var önceden bi 20 gün falan şu malum yasa vardıya babam sigortalatmıştı da ankaradayım işte nereye gitcem falan hiçbir fikrim yok :(
0
🌸redskull
(14.05.09)
Normalde ssk nin bir kısmını firmanın ödemesi bi kısmının da maaşınızdan kesilmesi gerek, yok illa sana ödeteceklerse asgari ücret için ssk 93,24+129,87 = 223,11 TL

Bunu direk firmaya vereceksiniz onlar da sizin adınıza ödeyecekler...
0
selimse
(14.05.09)
yasal olarak staj'da okul öder sigortayı. siz değil.
0
darknum
(15.05.09)
zaten yazilmis ama bu yıla kadar okulumuzda staj için ssk primi ödeme şartı yoktu. bu yıl kondu ve siteye konan resmi yazıda primlerin okul tarafından ödeneceği de belirtilmiş. okula danışmadan herhangi bir ödeme yapmayın.
0
neriman koksal
(15.05.09)
çok teşekkürler ama sorun şu ki isteğe bağlı staj benimkisi ve okul herhangi bir şey yapmıyor malesef
0
🌸redskull
(15.05.09)
(7)

Kaliteli, ucuz giyecek mağazaları

trinitrotoluen
Evet konudanda anlaşılabildiği üzere yeni giyim mağazaları arıyorum. Nerdeyse hiçbir şey beğenmediğim için zaten sınırlı sayıda bildiğim mağazalara gittiğimde hiçbir şey almadan çıkıyorum.Aradığım tarzlar ise koyu renk ağırlıklı, önünde böyle koca koca yazılar, desenler olmayan, ilk yıkamada çekmeye
Evet konudanda anlaşılabildiği üzere yeni giyim mağazaları arıyorum. Nerdeyse hiçbir şey beğenmediğim için zaten sınırlı sayıda bildiğim mağazalara gittiğimde hiçbir şey almadan çıkıyorum.
Aradığım tarzlar ise koyu renk ağırlıklı, önünde böyle koca koca yazılar, desenler olmayan, ilk yıkamada çekmeyen ve tabiki çok pahalı olmayan t-shirt ler sweatler falan. Bir t-shirte 60 70 lira veremem hiç. İstanbuldayım bu arada.
0
trinitrotoluen
(12.05.09)
dogru outlet center'lara.
0
sourlemonade
(12.05.09)
merter! merter'de bir çok markanın parekende satış yapan outletleri var. kadınsanız işiniz daha da kolay, markasız da bir çok şey bulmanız mümkün. biraz dolaşıp arayarak markalı - markasız bir sürü giysi bulabilirsiniz. kalitesi beyoğlu'ndaki dükkanlardan bulabileceğiniz kadardır. daha kaliteli bir şeyler de bulabilirsiniz gerçi ucuza. beyoğlu ve kadıköy'deki küçük butiklerin çoğu merter'de ürettirip kendi markalarını basıyorlar. yazın günlük giyeceğiniz bi ton giysi bulup bunları değişik değişik giymek isterseniz çok seçeneğiniz olur yani. metrobüs hattının üstünde olduğundan anadolu yakasından da kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
0
neriman koksal
(12.05.09)
ya outlet falan fark etmiyor, güzel değilse orda da güzel değil. marka, marka değilsede böyle ürünler satan bir mağaza istiyorum. şurda şu var şuraya git şekilnde yani...
0
🌸trinitrotoluen
(12.05.09)
erkeğim bu arada onu söylemeyi unuttum
0
🌸trinitrotoluen
(12.05.09)
(bkz: #16142742)
0
🌸trinitrotoluen
(12.05.09)
Jack Jones'da baya sağlam tshrtler var ben oradan alıorum. Diesel'in outleti baya iyi oraya da uğra bi.
0
saldiray abi
(13.05.09)
jack&jones un gömlkleri çok güzel. pull&bear da iyidir. little big de ara ra çok güzel t-shirtler bulabilrisin. lcw nin kanvas pantalonları çok rahat (dockerstan bile daha rahat ve şık duruyor bana göre dörtte biri fiyatına falan)
0
barfilozofu
(13.05.09)
(6)

kedinin kaderi

yucel
birkaç ay önce sokakta yaralı bir halde gördüğüm 1 aylık erkek kediyi tedavi ettirmek amacıyla eve aldım, aşılarını yaptırdım, iyileşti sağlıklı bir kedi oldu şimdi 5-6 aylık. sokağa geri bırakayım dedim. soğuktu yağmurdu derken, bugün nihayet eyleme geçtim. fakat kediyi bulduğum ve evimin olduğu ye
birkaç ay önce sokakta yaralı bir halde gördüğüm 1 aylık erkek kediyi tedavi ettirmek amacıyla eve aldım, aşılarını yaptırdım, iyileşti sağlıklı bir kedi oldu şimdi 5-6 aylık. sokağa geri bırakayım dedim. soğuktu yağmurdu derken, bugün nihayet eyleme geçtim. fakat kediyi bulduğum ve evimin olduğu yer arabaların deli gibi kullanıldığı bir yer olduğundan güvenli olsun diye bahçeli mahçeli, kedilerin oynayıp durduğu bir yer bulup oraya bıraktım. ama tahmin edilebileceği gibi bayağı bir bağırıp durdu, kenara köşeye pıstı kaldı. olduğu yerden çıkmıyor.

bu durum normal midir, alışınca geçer deyip rahat mı olmak lazım? başka bir yere mi götürmeli?

not: ben kediye evde bakmaya devam edemem, çünkü yalnız yaşıyorum ve her gün eve gitmiyorum, çalışma saatlerim dolayısıyla eve geceyarısından sora gittiğim de çok oluyor. dolayısıyla kediyi eve hapsetmek daha fazla zarar vermek, esas insafsızlık gibi geliyor bana.
0
yucel
(07.05.09)
aslinda yapacak birsey yok sonucta dogal ortami orasi ve siz elinizden gelenin fazlasini yapmissiniz.kedinin kenara cekilip bagirmasi tedirgin oldugunun acik gostergesi ama eninde sonunda icgudulerine yada acliga dayanamayacak hatta basta baya hirpalansa dahi eninde sonunda digerlerine ayak uyduracaktir. bu konuda supheniz olmasin.
0
rising creeps
(07.05.09)
hangi sehirdesiniz bilmiyorum ama buundugunuz yerde bi universite varsa kampuse birakmak en iyi yoldur, bisuru kedi vardir genelde ve hocalar-ogrenciler surekli onlari besliyorlar, bu yuzden yemegi icin savasmak zorunda kalip diger kediler tarafindan gozu oyulmadan semirip gelisebiliyor
0
tehanu
(07.05.09)
keşke bir yere ilan verip sahiplendirmeye çalışsaydınız, yeni bir evi olurdu belki.
0
quasiromantic
(07.05.09)
@tehanu

ben de aynen öyle yaptım zaten. ama kediler burayı parsellemiş resmen. hırlayıp tıslayıp durdular hayvana. o da kaçtı gitti bir merdiven altına. tamam hayvanlar bölgelerine sahip çıkar ama zamanla da aralarına kabul ederler delikanlıyı, bizimki de oraya buraya işeyip kendine bi bölge yapar diye düşünmek istiyorum.
0
🌸yucel
(07.05.09)
evde büyümüş bir kedinin dışarıda çok şansı yoktur. felaket tellallığı yapmak istemem ama büyük ihtimalle trafiği de bilmediğinden siz ne kadar bahçeli bir yere de bıraksanız trafikle karşılaşacaktır. bir kazaya kurban gitme olasılığı yüksek. evde beslendiği için dışarıda nasıl yemek bulacağını da küçükken öğrenemediğinden önünde çok zor günler var. bu günleri atlatırsa büyük şans ama atlatamama olasılığı daha yüksek.

kedi ortalardan kaybolmadan sağa sola haber bırakıp bir kaç yere ilan da verebilirsiniz. www.minikpati.com bu sitelerden biri. hem ekşi duyuruya hem de bu siteye ilan bırakmanızı tavsiye ederim. ben bu iki site yoluyla iki sahipsiz hayvana çok güzel evler buldum. bu seçeneği lütfen atlamayın.
0
neriman koksal
(07.05.09)
ben de kedimi aynı şekilde almıştım. doğal olarak dışarıdaki hayata alışkın olmuyorlar. uzun süre kedilerle iletişim kuramıyorlar. çoğunlukla da dayak yiyorlar ve inanın ağzı gözü dağılmış olarak eve geldiğinde insan kendini çok kötü hissediyor. küçükken insanla büyüdüğünden dışarıya alışması çok zor olur. aslına bakarsanız kumunu mamasını verdikten sonra kediler için evde durmak çok da kötü değil. zaten bir süre sonra çiftleşme zamanı gelince kendi bağırır dışarı çıkmak için. kedinizi güvendiğiniz bir eve teslim etseniz daha iyi olur. giriş katında falan oturuyorsanız açık bırakın onun girip çıkabileceği bir pencereyi o yavaş yavaş dışarıya alışır diyeceğim ama tabi o da pek güvenli değil sizin için, eğer büyük şehirde yaşıyorsanız... en ideali direk eve alacak birine teslim etmek derim.
0
aritra
(07.05.09)
(16)

komşulara pislik yapmak

neriman koksal
oturmakta olduğumuz eve taşınalı 4,5 yıl oluyor. apartmana taşındığımız ilk günün sabahından bu sabaha kadar hiçbir gün kendiliğimizden uykumuzdan uyanmadık. şimdi bu abartı gibi görünebilir ama inanılmaz istisnai bir durum yaşıyoruz sanırım. bu yıllar boyunca her sabah tadilat gürültüsüyle uyandık.
oturmakta olduğumuz eve taşınalı 4,5 yıl oluyor. apartmana taşındığımız ilk günün sabahından bu sabaha kadar hiçbir gün kendiliğimizden uykumuzdan uyanmadık. şimdi bu abartı gibi görünebilir ama inanılmaz istisnai bir durum yaşıyoruz sanırım.

bu yıllar boyunca her sabah tadilat gürültüsüyle uyandık. apartmandaki sekiz daireden altısı apartmanı birlikte yaptırıp kurdelesini kesen eski komşular. bir dairede biz bir başka dairede de başka birileri oturuyor apartmanın yenisi olarak.

şimdi durum şu ki dairelerden biri tadilat yapıyor (mutfak dolapları değişiyor diyelim), karşı dairesi ondaki usta çıkınca hemen kendi evine alıp dolaplarını değiştirtiyor. ustanın işi bitince diğer dairelerin de dolaplarını değiştiriyor ve sonra döngü, ilk mutfak dolaplarını değiştirdiği evle yeniden başlıyor, bu sefer başka bir yeri yeniliyorlar. bu döngüyü gürültünün seyri sayesinde takip ediyoruz tabii ki tamiratları kafadan attım, ne yaptıklarını bilmiyorum.

eğer büyük tadilat yapılmayacaksa her sabah dokuz - on gibi çekiçle duvara vurmalar, matkapla bir yerleri delmeler başlıyor. cumartesi, pazar, tatil, bayram, öss (kardeşimin öss'ye gireceği sabahın bir gece öncesi 11'e kadar) hatta cenaze (babamın cenazesinin akşamı tepemizden halı silkelemeler vs.) dinlemeden tam gaz gürültü. apartman yöneticimiz yok. her ay başka biri ben yöneticiyim diye aidat istemeye kalkıp apartmana dair tek çivi bile çakmayınca (giriş katındaki ampül yıllarca değiştirilmedi), makbuz vs. de vermeyi de ısrarla reddedince aidat vermeyi kestik.
sanıyorum apartman aidatları da aralarında altın günü falan gibi bişiy oldu. her ay bir daire aidatları toplayıp kendi daire tadilatları için harcadılar.. dolayısıyla apartman yöneticisiyle konuşun seçeneğimiz yok. belediye deseniz, camımızın önüne takılan sanayi tipi havalandırma tam dokuz ay boyunca uğraşarak kaldırtabildik. oturduğum yerin belediyesinden medet ummuyorum yani. polis desen adam tadilat yapıyor diyip gidecek, zaten ne yapacak nöbet tutacak hali yok 24 saat..

şimdi ben bu incrediblesların her birine zarar vermek istiyorum. ama öyle kanunsuz bir zarar değil. bana verdikleri zararlara (yalnızca pazar günleri izni olan ev ahalimizi matkap sesiyle uyandırma, tansiyon hastası annemin tansiyonunu fırlatma, kronik uykusuzluk sorunları yaşamamıza neden olma, sinir bozukluğu, önemli sınav, ödev vs.'ye odaklanamamamıza neden olup türlü türlü zarara neden olma) benzer zararlar vermek istiyorum. gürültüden rahatsız olmazlar sanıyorum. bu insan görünümlü odun yavrularına ne yapsam bana verdikleri zarara yakın bir şeyler yapabilirim? nasıl pislik yaparım ama "bunlar yaptı kesin" gibi de bir iz bırakmam arkamda. kendimi belli etmek istemememin narin bir sebebi var (evcil hayvan) yoksa kendimi de belli etmek istiyorum aslında ama sinsi olmak zorundayım. pislik yapmak için akıl istiyorum evet ne var!!
0
neriman koksal
(03.05.09)
balkonunu kapattıran varsa belediyeye dilekçe yazarak onu yıktırabilirsiniz. diyeceksiniz ki herkes kapattırıyor ama daha önce bir yerde anlatmışlardı sadece belediye şikayet dilekçelerine istinaden yıkmak zorunda hissediyormuş kendini. yani ortada şikayet olduğu zaman kanunsuzluğunu rahat farkediyorlarmış. bunun gibi evin dış görünümünü etkileyen başka birşeyler varsa onları da şikayet ederek yıktırabilirsiniz böylece biraz olsun içiniz rahatlar.
0
prodeq
(03.05.09)
valla sabah 9 akşam 17-18 gibi bu gürültüyü yapma hakları var. ama pazar günü falan bu olmamalı. neden kendileriyle konuşmuyorsunuz? belli yılı geçmiş evlerde tadilat elbette yapılır ama bunun bir sonu vardır sonuçta. polis çağırır, belediye çağırır olayı resmileştirebilirsiniz. mesela tadilat için belediyeden ruhsat almaları gerekiyor. belediyeden kesin ruhsatları yoktur her seferinde ceza alabilirler. evcil hayvanı beslememeniz lazım tabi bunlarla güzelcene uğraşmak için.
0
ozdek
(03.05.09)
@prodeq; kendi evleri dışında zaten apartmanın kendisiyle bile ilgilenmiyorlar. benim derdim evlerine tadilat yaptırmaları da değil zaten. adamlar tabii ki tadilat yaptıracak ama bunun bir sınırı olmalı artık. 4,5 yıl diyorum, gün hesabı yapmaya üşendim ama her sabah istisnasız her sabah tadilat gürültüsüyle uyandık (saat 8, 9, 10, 11 değişiyor.)
pazar sabahı bilgisayarın başındayım, kulaklıklarım kulağımda ve tadilatları sandalyemin, masamın titreşimlerinden dahi hala hissedip duyuyorum. bu her gün olan bişey. dün evde kalmadım ve belki de aylardır ilk kez kendiliğimden uykumdan uyandım. bu sabah yeniden sabah 9 buçukta gürültüyle fırlayınca delirdim. zarar vermek istiyorum, akıl istiyorum, fikir istiyorum.

@ozdek; evcil hayvanım gürültü yapan bir hayvan değil. balkonumda bir sokak kedisi besliyorum iki yıldır. kimseyle bir alakası yok hayvanın ama zehirlerler, döverler biz görmeden diye korkuyorum. komşularım bu çeşit insan müsveddeleri çünkü.

@tai; teşekkür ederim. gerçekten de böyle fikirlere ihtiyacım var. cazip geldi bu teklif aslında ama bunu yapmak için mide ve cesarete ihtiyacım var. yine de hiç mantıksız değil. son çare olarak bunu düşünebilirim.

@prodeq; kanuni işlemlerden, belediye ve zabıtadan umudum yok. zaten bu yola başvursam bile her hafta zabıtayı arayıp şikayette bulunmam lazım. bir süre sonra adamlar "senle mi uğraşıcaz" diyip gülüp geçiyorlar. ilk taşındığımız dönemler gece yarıları yapılan tadilatlarda (evet evet evet!) polisi aradık. adamlar bir süre sonra sabah belediyeye başvurun demeye başladılar. belediye mühendis yollayıp ses ölçümü yapıcaz, sıradasınız dedi. mühendisler gece yatıya kalacaklardı heralde bizde.. gece tadilatları kesildi. bu insanlar eşi dostu olmayan odun gibi insanlar. akşam dokuz dedi mi top patlasa çıkıp bakmazlar. apartmanda gece çıkan bir yangında bunları uyandırmak için dakikalarca debelendik oradan biliyorum. eşi dostu olmayan adamın misafiri de yok. hayatlarındaki tüm hobileri tadilat, tamirat yapmak. bütün apartmanın aynı akıl hastalığına sahip olduğunu düşünüyorum. yıllardır bir arada oturan ve birbirini hasta eden bir grup akıl hastasından bahsediyorum. alet kullanmayı yeni öğrenen insaoğlu gibi her hareketlerini çekiçle yapan bir grup ilkel bunlar. yalnız yakaladığımda çocuklarını mı korkutsam?

@netizen; hilti'yi onlar kullanıyor. hilti değildir muhtemelen ama perşembe sabahı deprem oluyor diye yataktan fırlayıp can havliyle kapılarına gittiğimde kapının açıldığı koridorlarının taşlarını bu alete benzeyen bir aletle söktüklerini gördüm. "hilti kullanın" derken vücutlarında bir noktaya mı kullanayım evde mi takılayım? :)

@bitter cikolata; ev arıyorum. maceralarım bitmiyor. (bkz: #16049368)(bkz: #16038824)
0
🌸neriman koksal
(03.05.09)
kapılarına bok atın. gürültüde kesilme vs olmıycak ama bu pisliğin manevi rahatlığı sizi baya bir süre götürür sanırım.
0
tai
(03.05.09)
benim de kastettiğim özdek' in de dediği gibi direk tadilatlarını engelleyin ruhsat sebebiyle. evin doğramalarını bile değiştirmeleri belediye onayı gerektirir bildiğim kadarıyla. hele bir de evin bir odasının duvarını felan yıktırıp direk kat planına yönelik bir değişiklik yaptılarsa herhalde sizi keyiflendirecek birşeyler çıkar. yine de tabi bu kanunlara daha hakim biri yardımcı olursa boşa dilekçe verilmez. bir de sinir etmek için tadilat olmasa bile 12'den sonra yaptıkları her gürültü benzeri şeyde hatta yüksek sesle gülüşüp misafir davetlerinde bile polise şikayet ederek başlarını ağrıtabilirsiniz.


edit:

evet belediye o şekilde bir yaklaşımda bulunuyorsa devletten çok şey beklemişim. son derece ilkel yollarla çözmek zorundasınız korkarım. hatta sizin tuvaletten birşey yapıp onların tuvaletin taşmasını sağlama imkanınız varsa güzel olabilir. bir de apartmanda yapılan yemek kokusu herkesin evine bir şekilde lavabolardan ulaşır ya, siz de lavaboya koku bombası atsanız ardından kendi evinizdeki tüm delikleri tıkayıp eğlenceyi seyretseniz güzel olabilir :)
0
prodeq
(03.05.09)
daha çok ayrıntıya gerek var, geçen apartmanımda mesela aynen tüm komşulardan illallah gelmişti, merkezi kalorifer sisteminin bodrumda şalterini bulmuştum, kombi gibi evden çıkarken çaktırmadan kapatıyordum apartmanın kaloriferleri :)
bi keşif yapmanız lazım buna benzer ne açıklar bulabilirim diye..
0
erostrada
(03.05.09)
taşınmayı denediniz mi?
0
bitter cikolata
(03.05.09)
Pazar günü nezaket gereği saat 12 olmadan elektrik süpürgesi bile açmamaları lazım.

Madem öyle, siz onlardan daha önce uyanın. Elbet sabah uykusu çektikleri bir aralık vardır. Mesela pazar sabahı 6'da uyanıp hoparlörleri ev kapısına yakın bir yere dayayarak son ses müziği apartman boşluğuna verin. Sonra evde dans etmeye başlayın. Eğer kapınıza dayanan olursa da 4 senedir tadilat yaptırdıkları için hiç sabah uykusu çekemediniğizi, hep onların sizi uyandırdığını, şimdi konuşmaya hakları olmadığını söyleyin. İğneyi kendinize çuvaldızı başkasına batırın gibi daha anlayacakları laflar ederseniz belki faydalı olabilir. Yani pisliğe pislikle karşılık vermek istiyorsanız bu denk bir yöntem.
0
hiko seijuro
(03.05.09)
nette kimyasal bir koku bombası vardı.biraz ararsan bulabilirsin sanırım.şöyle binanın girişinde reaksiyonu başlatırsan..:)
0
bdivrik
(03.05.09)
matkap ve çekiç sesi download et bence. bir gün evden çıkarken de hoparlörün sesini aç, dönene kadar repeat'te çalsın.

şikayet eden olursa da "bende tadilat yok" dersin :)
0
mortifera
(03.05.09)
tai'nin dediğine ithafen;

içi bok dolu kese kağıdını yakıp kapının önüne koyun. zile basıp hızlıca kaçın. söndürmeye çalışırlarken her tarafları bok olsun. kaynak;

(bkz: family guy)
0
spirit crusher
(03.05.09)
Sırasıyla:
1. Kabahatler kanununa göre zabıta veya kolluk kuvvetleri 50 tl ceza kesebilir: www.mevzuat.adalet.gov.tr
2. Müdahelenin menni diye bir şey var, kat malikleri kanununa bakınız. Tehdit edilebilit, aşırı gürültü yapan ev sahipleri bile bu şekilde düzene girebiliyorlar, avukata danışın.
3. Komşunuzun çıkardığı gürültünün desibelinin ölçülmesi ve talimatlara uygun düzeye getirilmesi için Kaymakamlığa dilekçe ile müracaat edebilirsiniz
3. konuşmaya çalışın. apartman toplantısınd kurallar koydurtun. yöneticinin (de tadilatları yapanlar arasında belli) örnek olmasını sağlayın.
4. merdivenlerden sabha karşı 2de, 3de, paldır küldür takunyalarla filan koşun.

ilgili kanunlar ("apartmanda gürültü" diye arayınca forumlarda çıkıyor)
TCK

Kişilerin huzur ve sükununu bozma

MADDE 123 -

(1) Sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.

Gürültüye neden olma

MADDE 183 -

(1) İlgili Kanunlarla belirlenen yükümlülüklere aykırı olarak, başka bir kimsenin sağlığının zarar görmesine elverişli bir şekilde gürültüye neden olan kişi, iki aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.



KMK

KAT MALİKLERİNİN VE KAT İRTİFAKI SAHİPLERİNİN BORÇLARI
A) KAT MALİKLERİNİN BORÇLARI:
I - GENEL KURAL :

MADDE 18 -
Kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim plânı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler.
Bu kanunda kat maliklerinin borçlarına dair olan hükümler, bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma (Süknâ) hakkı sahiplerine veya bu bölümlerden herhangi bir suretle devamlı olarak faydalananlara da uygulanır; bu borçları yerine getirmeyenler kat malikleriyle birlikte, müteselsil olarak sorumlu olur. Giderlere ve sigorta primlerine ait 20 nci madde hükmü saklıdır.


MK 737:

III. Komşu hakkı

Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür.
Özellikle, taşınmazın durumuna, niteliğine ve yerel âdete göre komşular arasında hoş görülebilecek dereceyi aşan duman, buğu, kurum, toz, koku çıkartarak, gürültü veya sarsıntı yaparak rahatsızlık vermek yasaktır.
Yerel âdete uygun ve kaçınılmaz taşkınlıklardan doğan denkleştirmeye ilişkin haklar saklıdır.
0
zkurmus
(03.05.09)
kiralık katil tutun.
0
bloodorbloom
(03.05.09)
merak ettim, nerede oturuyorsunuz acaba?
0
flexin
(03.05.09)
gecenin bir körü apartman içerisine yerleştireceğiniz bir sistemle apartman ses cümbüşü yaratın, bir de bok atma olayı güzelmiş evet denenebilir, eğer pazar günü yapıyorlarsa bizza polis falan çağırın pazar günü yapmak yasak aslında...
0
alkolikfedai
(03.05.09)
karşınızda 6 aileden oluşan bir grup varsa afedersiniz ama hiçbir şey yapamazsınız. gösterecek ne tanığınız olur ne başka bir şey. yapacağınız eylemler size misli ile geri döner. en güzeli taşınmanız olacaktır. yapacağınız fiziksel olan her şey size kanunen geri dönebilir bunu unutmayın. aşağıda yazan fikirleri uygularsanız ceza kesilen taraf siz de olabilirsiniz. bırakın allahlarından bulsunlar. ev sizin değilse ne işiniz var orada 4.5 yıl?
0
atrin
(04.05.09)
(5)

site tıklanma sayısı

alpinsamuray
herhangi bir sitenin ne kadar zaman içinde ne kadar tıklandığını, ya da kac farklı ip adresinden tıklandığını nasıl öğrenirim?
herhangi bir sitenin ne kadar zaman içinde ne kadar tıklandığını, ya da kac farklı ip adresinden tıklandığını nasıl öğrenirim?
0
alpinsamuray
(21.04.09)
kendi sitense google analytics
0
derectus
(21.04.09)
değilse?
0
🌸alpinsamuray
(21.04.09)
alexa ?
0
bryan fury
(21.04.09)
eğer site cms ise modülden takip etmen mümkün. veya kodla kendin eklemen de mümkün. ancak google analytics varken bunlarla uğraşmaya gerek yok tabi.
0
abtash
(21.04.09)
(bkz: statcounter)
0
neriman koksal
(21.04.09)
(6)

ayağı kırık kedicik

domine deyus
kedimiz genlerini gelecek nesillere aktarmak üzere dolaşmaya çıktığı sokaklardan ön ayağı omuzdan kırık şekilde döndü. ayak sallanıyor. kesinlikle dokundurtmuyor. ama yine de inatla dışarı çıkmış az önce o ayrı konu.veteriner kedilerde alçı durmaz demiş, kendi kaynarmış. ya da ameliyat lazım olabili
kedimiz genlerini gelecek nesillere aktarmak üzere dolaşmaya çıktığı sokaklardan ön ayağı omuzdan kırık şekilde döndü. ayak sallanıyor. kesinlikle dokundurtmuyor.
ama yine de inatla dışarı çıkmış az önce o ayrı konu.
veteriner kedilerde alçı durmaz demiş, kendi kaynarmış. ya da ameliyat lazım olabilirmiş duruma göre.
kedi ameliyatı ne kadar civarındadır, kolu kırık kediye ne yapılır bilen var mı?

bu arada bebekler için kullanılan ağrı kesici veriyoruz kendisini veteriner tavsiyesi ile.
0
domine deyus
(14.04.09)
veterinere sorsanız ya? :)
0
tahsin sutcuoglu
(14.04.09)
ya işte bu veteriner ilginç.
anlamadım ben de. alçı tutmaz. ya ameliyat ya da kendi haline bırakın demiş.
bu ne lan?

(@sütçüoğlu: bu vet. bu tip ameliyatların fiyatından vs den habersiz)
0
🌸domine deyus
(15.04.09)
rontgen cektirdiniz mi? kırık oldugundan emin olmak icin mutlaka rontgen ister veteriner. patisinin ucuna basiyorsa kirik yok, ezilmistir demisti bizim veteriner bizim kedi icin. en ufak incinmede kediler ayagi askiya alip iyilesme surecini hizlandiriyorlarmis. pati kırık gibi sallaniyor ayni ama arada ucuna ucuna basiyorlar incinme durumlarinda. veterinere verecek paraniz yoksa bulundugunuz belediyenin veterinerlik islerine muracaat edin ama mutlaka bir vet. gorsun derim ben.
0
neriman koksal
(15.04.09)
istanbul'daysanız fakültede iyi hocalar var diye biliyorum, erdem bey gibi. ama denildiği gibi rontgen çektirmek lazım vs. bir arkadaşımın kedisi yedinci kattan düşmüştü, ön kollarından birisi kırılmıştı, platin takmışlardı yanlış hatırlamıyorsam, sonra gayet güzel iyileşti.
0
playdead
(15.04.09)
eğer omuzdan kırıksa ameliyat ya da alçı yapılabilir. en azından sargı yapılır yahu. ne demek kendi kaynarmış... pati içinde, parmak kırığı filan olunca (çok çok ince bir kemik ve çok minik bir alan söz konusu oluyor o zaman çünkü) genelde hiç bir şey yapmazlar, kendi iyileşir ama omuzdan kırık ayağı kendi haline bırakmanız büyük hata olur. ayrıca hayvana da çok büyük eziyettir. ameliyat edilip oraya platin takılabilir ya da alçıya alınır. tabi ki röntgen çektirip kırık olup olmadığından emin olmanız şart. bu kadar ciddi bir sorunda kediyi öyle kendi haline bırakmayın. gezmeye filan gitmesin. bir an önce iyi bir veterinere götürün ya da bir şey yapılana kadar hareketlerini kısıtlayın. ayağı alçılı olsa bile şu an dışarı çıkmaması, dolaşmaması gerekirdi.
0
cereal killer
(15.04.09)
kedi yerinde yatmıyor, salmasak da odanın içinde kapının önünde miyavlaya miyavlaya gezmeye başlıyor. yine de dışarı bırakmamalarını söylerim.
ailem ve kedinin durduğu yer bir ilçe, ben orada değilim, büyük ihtimalle sadece inek at vs gören bir veteriner bulabilmişlerdir orda.
bu konularda uzman birini bulmak şart oldu.
teşekkürler.
0
🌸domine deyus
(15.04.09)
(4)

Anne kedicik ve yavruları

joehigashi
Bir sokak kedisi iş yerimizin paspasına 2 gün önce yavruladı.. Bebek kedilerin malumunuz gözleri bile açılmadı o kadar tatlılar ki!! ilk etapta yavru kediler pisleme hususunda koku yapar endişesi taşıyorduk ama bir önceki duyurumda sütten kesilene kadar ciddi derecede koku yapmadıkları cevabını alın
Bir sokak kedisi iş yerimizin paspasına 2 gün önce yavruladı.. Bebek kedilerin malumunuz gözleri bile açılmadı o kadar tatlılar ki!! ilk etapta yavru kediler pisleme hususunda koku yapar endişesi taşıyorduk ama bir önceki duyurumda sütten kesilene kadar ciddi derecede koku yapmadıkları cevabını alınca en azından sütten kesilene kadar iş yerinin kapısında kendileri için yaptığımız yuvada bakmaya karar verdik.. Malum daha önce hiç kedi bakmadığımız için bu hususta bilgimiz yok.. Yardıma muhtaç yavrulara da bir zarar gelsin istemiyoruz.. sorulara geçersem ;

1 - Anne kedi oldukça uysal hatta baya bi bakımlı hayvan.. edindiğim bilgiye göre de bizim mecradaki bir cins kedinin yavrusuymuş bu genç anne. zaten burdaki esnaf bakıyormuş hayvancağıza. Belki uysallığı ordan geliyordur tabi yemek seçiciliği de.. Evet yemek seçiyor.. Tavuk yemiyor, kıyma yiyor.. Haşlanmış yumurta yemiyor vs.. Bir kedinin reddemeyeceği ne gibi besin maddeleri vardır ya da bir anne kediyi 4 tane yavrusuna süt getirecek kadar nasıl besleyebiliriz ?

2 - Hayvan yavrularına süt verirken, nefes alırken hırlıyor.. Bu durum normal midir ?

3- Dediğim gibi hiç kedi beslemedim o yüzden bilgim yok. Bir kaç kez kafasından sevdim ben kafasından sevince o da başını elime doğru getirdi, gözlerini kıstı falan.. Bu sevilmekten hoşlandığını mı gösterir ?

4- Bir rivayete göre bazı erkek kedilerin dişileri takip ettiğini ve sırf yeniden çiftleşme dönemine girsin diye yavrularını öldürdüğünü duydum. Doğru mudur ?

5- Anne kedi yavrularına süt verirken sürekli olarak patileriyle yeri tırmalıyor.. Bu hareketin tam olarak anlamı nedir ? acaba süt verirken acı mı çekiyor ?
0
joehigashi
(09.04.09)
1- bu anlamda genel bi reçete yok maalesef hazır mamalar dışında (o bile değişebilir)
2- gayet normaldir, sevgi belirtisi
3- bkz. 2
4- doğrudur, aman ha
5- içgüdüsel olarak kendi emdiği zamanları hatırlıyor, o hareket memenin etrafına masaj yapma hareketidir, süt akışı bozulmasın diye. dikkat edin aynısını yavrular da yapar.

not: bir de lütfen çok fazla elinize almayın şimdilik yavruları, kokuları değişirse anneleri reddedebilir.
0
uyuzcan
(09.04.09)
Yavru kediler çişlerini kakalarını henüz yapmıyorlar. Yani yapıyorlar ama anne yardımıyla oluyor o iş, anne ne çıkıyorsa yalayıp yutuyor. Biraz büyüdüklerinde kendileri yapmaya başlayacaklar. Anneleri o zaman kendi nereye yapıyorsa orayı gösterecek. Toprağı kazıp yapacaklar. Siz ne görürsünüz ne de kokusunu alırsınız. Yavru kedi kakasının kesif kokusu evde besleyenlerin bilebilecekleri bir şeydir ancak.

- Kedilere çiğ et vermek, tıpkı insanlarda olduğu gibi kurt sorununa yol açar. Sağlıklı değildir. Kıyma yiyor diyorsunuz, iş yerinde kıymayı pişirmediğinizi varsayarak söylüyorum. Doğum yapan kedilere ve hamile kedilere özel mamalar var. Biraz pahalı ama her gün belli öğünlerde verildiği için uzun süre gidiyor. Bu mamalardan alır, kaç öğün verilecekse verirseniz hem kedi iyi beslenmiş olur hem de yavrularına süt verirken sıkıntı çekmez. Emziren kediye kaç gr. mama veriliyor onu bilmiyorum ama bilen biri çıkar kesin.

- Yavrularına süt verirken hırlaması mutluluktan kaynaklanıyordur. Yani tam olarak mutluluk mudur bilmiyorum ama insan duygularıyla düşününce mutlu olduklarını varsayabiliriz.

- Onu sevdiğinizde verdiği tepkiler size güvendiği ve halinden memnun olduğu anlamına gelir. Ancak yeni yavruladığı için yine de sık sık başına gitmeyin ve yavrulara kesinlikle ellemeyin. İnsan kokusu geçerse yavrularını emzirmez derler. Çok mecbur kalmadıkça yavrulara hiç dokunmayın ve ilgilenmeyin. Yavrulara ilgi göstermeniz anneyi tedirgin edebilir ve yavruları taşımak isteyebilir, sonra yardımcı olamazsınız onlara.

- Erkek kediler dediğiniz sebeplerle yavruları öldürüyorlar. Siz elinizden geldiğince korumaya almışsınız zaten. Bu konuda ne yapabilirsiniz en iyi siz bilirsiniz şartlarınıza göre.. Yine de dikkatli olun, gözünüz üstlerinde olsun.

- Patileriyle yeri tırmalaması 'sağma hareketi' yapması. Yavruların annelerini emerken sağdıkları hareketin aynını yapıyor. Mutluluk, şefkat, annelik hissi artık her ne ise o yüzden yapıyor. Acı çekmiyor tam tersi çok mutlu oluyor demek bu hareket.

Yavrulara, anneye ve size kolay gelsin:)
0
neriman koksal
(09.04.09)
1- herhangi bir veteriner kliniğinden kolaylıkla bulabileceğiniz "klinik" mamalar var. bunlar whiskas gibi market mamaları değil. özellikle postpartum dediğimiz doğum sonrası dönemde laktasyondaki hayvanlara özel mamalar var. tavsiye edeceğim marka hill's. bunu kullanırsanız hem annenin kemiksel gelişimini desteklemiş hem de laktasyona yardımcı olmuş olursunuz. günde 2 kere suyunu değiştirin ve mutlaka yakınında evamlı su kabı bulundurun. kedi kumunu da çok yakına koymamanız yavruların enfeksiyon kapmaması açısından önemlidir.

2-hırlama sinirsel kökenli bir davranıştır. memnuniyet belirtisidir. hırlayan kedi mutlu, tıslayan kedi ise agresiftir.

3- kuyruğunu yavaş yavaş sağa sola sallama (kırbaç şeklinde hızlı hızlı değil) ve gözleri kısma memnuniyet belirtisidir. bel bölgesinin gerisini okşamanıza muhtemelen izin vermez. ama kafası ve ense derisinin okşanmasından hoşlanır.

4- doğru. erkek kediler yavruları yeme eğilimini sıkça gösterirler.

5- süt verirken gerinerek laktasyona ve sütün indirilmesine yadımcı oluyor. acı çekmesi söz konusu değil. hafif bir acı ileri laktasyon dönemlerinde dikkat çeker bu da yavruların gelişen dişleriyle alakalıdır. sorun teşkil etmez.
0
bas git
(09.04.09)
1. soruya cevap olarak normal kedi günde 70 gr yermiş, bence bir buçuk-iki katı filan anca yeter ona. şu küçük konserveler 78 gr filan. ben pek yemeğini suyunu eksik etmiyordum, zaten o kendi isteğine göre yiyordu, hiç şişman olmadı, hatta epey zayıf. tabi sırf mama vermedim, peynir verdim bol bol. et, tavuk filan da yedi.
2. kediler canı acıdığında da mırlar. ben bunun bir tür sakinleştirici etkisi olduğunu düşünüyorum. en azından annelerde sabır gösterir bir hal oluyor emzirirken.
3. göz kısan kediye siz de gözlerinizi kısarak bakarsanız arkadaş olur. gözünün dibine bakan kocaman açık gözler tehdittir. kısık göz ise sana zarar vermem, dostum demektir.
4.doğrudur.
5.bakınız 2. :)
herşey normal görünüyor. :)
0
kediebesi
(09.04.09)
(4)

beylikdüzü - Marmara Üni Fen Edebiyat Fak. ( Kuyubaşı \ Göztepe )

aquattro
Değerli arkadaşlarım,17 ocak günü (bu cımartesi) yapılacak olan SPK Lisanslama sınavına katılmak için cehennemin dibinden (beylikdüzü) marmara üniversitesi göztepe kampüsüne gitmem lazım daha karga bile bokunu yemeden üstelik. Bu sebeple en kısa sürede nasıl gidebileceğime ihtiyacım var. yaklaşık yo
Değerli arkadaşlarım,

17 ocak günü (bu cımartesi) yapılacak olan SPK Lisanslama sınavına katılmak için cehennemin dibinden (beylikdüzü) marmara üniversitesi göztepe kampüsüne gitmem lazım daha karga bile bokunu yemeden üstelik. Bu sebeple en kısa sürede nasıl gidebileceğime ihtiyacım var. yaklaşık yol süreleri ile birlikte. hepinizi şimdiden bir SPK Temel Düzey Lisans sahibi olarak kucaklıyorum.

Teşekkürler canlarım

not: ekteki şekilde tarif ederseniz bir daha düşünün, ne olur!
0
aquattro
(13.01.09)
1a. bakırköy'e deniz otobüsüne gidiniz, yaklaşık yarım saatte kadıköydesiniz. yine ht58'e binmeniz ardından aktarma yaparak 76B'ye geçmeniz gerekicek.
* ht58 saat çizelgesi: www.iett.gov.tr
* 76B saat çizelgesi: www.iett.gov.tr
* bakırköy-yenikapı-kadıköy-bostancı deniz otobüsü saat çizelgesi: www.ido.com.tr

1b. avcılar deniz otobüsüne gidiniz ordan kadıköy deniz otobüsüne bininiz, yaklaşık 50 dakikada kadıköydesiniz. ht58'e binip ardından 76O ya da 76B'ye binmeniz lazım.. ht 58'e binince muavine falan sorarsanız zaten size söylerler diğer otobüse binmeniz için inmeniz gereken yeri.
* ht58 saat çizelgesi: www.iett.gov.tr
* 76O saat çizelgesi: www.iett.gov.tr
* 76B saat çizelgesi: www.iett.gov.tr
* avcılar- bakırköy-kadıköy-kabataş-bostancı hattı saat çizelgesi için: www.ido.com.tr

2a. ardından kadıköyde inince hemen beşiktaş iskelesinin karşısındaki otobüs duraklarına gidiniz. oradaki otobüslerin yüzde 90'ı marmara üniv'den geçer. en bilineni ve sık olanı 17 numaradır.
* 17 numaralı hattın saat çizelgesi için: www.iett.gov.tr

2b. otobüse binmek istemezsen minibüs var. ona da şu şekilde ulaşırsın, beşiktaş iskelesinin ordan dümdüz devam edince haldun taner sahnesinin oradaki yaya geçidinden karşıya geçiniz, sola doğru devam edince buz mavisi minibüsler olur. onlara binin. minibüs caddesinden mi diye sorun n'olur n'olmaz.
0
vital
(13.01.09)
cumartesi sabahın o saatinde trafik olmayacağı için en az in-bin yapılan şekli de düşünülebilir. alternatif olarak bulunsun. bu şekilde de sanırım 2 saatte göztepe'de olursunuz.

beylik düzü'nden 145 T (expres hat) ile taksim'e
taksim'den 112 ile göztepe'ye.
0
light beam
(13.01.09)
beylikdüzü'nden avcılar metrobüs'e, metrobüs'ün son durağında inip köprülü kavşak durağı'ndan 128'e binerseniz marmara üniversitesi'nin önünde inersiniz. beylikdüzü - avcılar ne kadar sürüyor bilemiyorum ama metrobüs'e bindiğiniz andan itibaren trafikte de olağanüstü bir durum olmadığı sürece 1 saat +/- 15 dk. sürer bu yolculuk.
0
neriman koksal
(13.01.09)
yardımmcı olan tüm arkadaşlara teşekkürler konu kilit :P
0
🌸aquattro
(15.01.09)
(6)

kedi mırlaması ve susturma yöntemleri.

galahad
annemin yaklaşık 6 ay önce eve aldığı dişi kedi şu anda regl olmasından dolayımıdır nedir mırlayıp duruyor. aynı zamanda evin içinde bir adette alman çoban köpeği var ve bunlar uyumlu bir ikili. neticede memeli hayvanlar bunlar doğal şeyler regl filan.şimdi bu hayvan mırlıyor duruyor, ben ilk gün pa
annemin yaklaşık 6 ay önce eve aldığı dişi kedi şu anda regl olmasından dolayımıdır nedir mırlayıp duruyor. aynı zamanda evin içinde bir adette alman çoban köpeği var ve bunlar uyumlu bir ikili. neticede memeli hayvanlar bunlar doğal şeyler regl filan.

şimdi bu hayvan mırlıyor duruyor, ben ilk gün pas geçtim, ikinci gün pas geçtim ancak artık mırlaması kafamın içinde yankılanıyor. işe gideceğim ancak gecelerim uykusuz geçmeye başladı. oda kapısı kapatmak, kediye güzel güzel davranmak filan pek çare değil. o bu değil, ben sinirlendiğim zaman köpeğin otomatikman koruma güdüsü ile kediyi yemesinden de tırsmıyor değilim ancak kedi artık şakağımı attırıp, alındaki damarlarımı çıkarttırmakta. neticede hayvan, güdüsel davranış filan eyvallah. ancak elimin eltında kesici ve dilici aletler var ve benim de güdülerim var. yazık olacak hayvana, 3. sayfalara satanist olarak çıkacam, korkuyorum.

bu hayvanın regl dönemi ne kadar sürer, bu pavarotti desibelinde mırlamaları ne kadar daha sürecek, bunu susturacak ilaç var mı, kısırlaştırma için uygun dönem ne zaman. aramaya üşendim, bir el atın. bir kedinin hayatı söz konusu.
0
galahad
(13.01.09)
regl degil de azmis olmasin sakin?
0
no christ requiress
(13.01.09)
passenger
(13.01.09)
kediniz kızgınlık döneminde olabilir. bu dönemi atlatması için hormon iğneleri yapıyorlar sanırım ama kesin çözüm değil. doğurmasını istiyorsanız eş bulsanız, istemiyorsanız da kısırlaştırıp hayvanın da sıkıntı yaşamasına mani olsanız daha iyi edersiniz. hormon iğnesi ile ilgili yazdıklarım dahil hiçbir şey için kesin konuşmuyorum. kesinlikle bir veterinere danışın. kızgınlık dönemi çiftleşmediği yada kısırlaştırılmadığı sürece aralıklarla devam eder. mırlamalar çığlıklara dönüşür ve gece gündüz susmaz haliyle.
0
neriman koksal
(13.01.09)
bunlar sevişgen hayvanlardır. azma dönemleri bu aralar normaldir. bir kedi sahibi tanıdığımdan bizzat duydum, kedinin vajinasına kulak temizleme çöpünü ıslatıp sokup çıkartıyormuş, sürttürüyormuş susturmak için. orgazm olduktan sonra bırakıyormuş.

tabii ben kedi sahibi değilim kulaktan dolma bir bilgi bu.

kediseverler varsa onlar yazsın, onların dediklerine göre hareket edin.

saygılar.
0
andy kaufman 2
(13.01.09)
bi yerine bi şey sokmayınız efendim hayvancağızın. kızgınlık döneminde, normaldir. bağırır bağırır bir süre. 2-4 gün sabredir geçecektir. geçince de gidip kısırlaştırın, bir daha yaşanmaması açısından.
0
sijwocaq
(13.01.09)
Kesinlikle kulak copu falan gibi sacma yontemlere bulasmayin. Kedilerin ic organlari cok hassastir ve enfeksiyon kapabilir, ayrica bu onlari daha da arsiz bir hale getirebilir. Onun yerine islak bir mendil vasitasiyla oksayabilirsiniz, ama bunun sonucu olarak size farkli gozle bakabilir. Gayet soguk ve mesafeli olan kedim, azginlik doneminde pesimden ayrilmiyor. Bu duruma icerlemiyorum desem yalan olur.

Plegicil diye bir ilac vardir, sakinlestirici. Eczanelerde sisesi 1 liraya bulunabiliyor. Cok cok onemli durumlarda, 5-10 mg plegicili, ignesi olmayan enjektor vasitasiyla, dislerinin arasina sokup cenesini tutarken sikarsaniz, uykuya dalacaktir. Yalniz bu ilaci ayda bir kullanin, vucuttan atilmasi uzun surebiliyor ve bobrek sorunlarina yol acabiliyor; ayda bir 5-10 mg kullanirsaniz hic sorun olmaz.

Hormon igneleri de 7-8 yasindan sonra metabolizmaya olumsuz etki gosterebiliyor. Katiyyen tercih etmemenizi tavsiye ederim. Birakin miyavlasin, alisiyorsunuz bir sure sonra.

Kediler regl olmaz bu arada. Eger renksiz bir sivi mevzu bahisse, o sivinin islevi homosapiens disileriyle aynidir. Yok eger kan geliyorsa, bir problem vardir muhakkak ve veterinere gidin.

Son olarak kedi kac yasinda bilmiyorum. Bakabilmek ya da dagitabilmek sorun mu onu da bilmiyorum ama kediniz dogursun derim. Disi kedilere annelik cok sey katiyor. Bunun yaninda, eger bir es ariyorsaniz, guvenilir birinin kedisi olmasina dikkat edin zira bu aralar inanilmaz bir FIV salgini var. Tabii ciftlesme isi genellikle disinin evinde olur diye de belirteyim yeri gelmisken, yoksa pek rahat etmezler.

Bu cigirtkanligin tek cozumu kisirlastirmadir bu arada. Yani hamile kalmakla is bitmiyor; dogum olduktan 5-6 ay sonra tekrar baslayacaktir yaygara. O yuzden dogumdan hemen 1 ay sonra ameliyat ettirmek gerekiyor kediyi, yoksa kedinin hormonal dengesi bozulabiliyor.

Hemen ameliyat yontemine de gidebilirsiniz ama dedigim gibi, disi kedilerin dogum yapmasi cok ayri bir sey, bu da onemli bir karar oluyor o sebepten. Ameliyat da disilerde biraz zor oluyor, 1 hafta kadar devam eden bir nekahat donemi oluyor. Galiba su aralar standarti 125-150 lira civarinda.
0
dream endless
(13.01.09)
(6)

hediye tavsiyesi

kdonitz
4 yaşına basacak yeğenim için (kız) hediye önerisi bekliyorum. tşk..
4 yaşına basacak yeğenim için (kız) hediye önerisi bekliyorum. tşk..
0
kdonitz
(10.01.09)
bence pelus hayvan alabilirsin mesela benim küçükten kalma peluşlarım hala duruyor hem kalıcı hem de uygun fiyatlı bir hediye olabilir
0
kuvakvakvak
(10.01.09)
bebektir ayıdır filan çok gereksiz hediyeler... 4 yaşında çocuk için en güzel hediyenin onun zihinsel gelişimine katkı sağlayacak şeyler olduğunu düşünüyorum...

oyun hamuru güzel bir hediyedir yaratıcılığını pekiştirir

www.hepsiburada.com

bu da mükemmel bir hediye

www.hepsiburada.com
0
sindustrial
(10.01.09)
öncelikle herkese tşk ederim.

aslında problem 3-5 yaş arası için doğru hediye bulmak.
peluş bebek,hayvan veya konuşan bebek güzel bir fikir ama zaten sahiplendiği beraber uyuduğu bu tür oyuncakları var.

oyun hamuru ve laptop için de acaba 1 yıl erken mi sorusu aklıma geliyor.
0
🌸kdonitz
(10.01.09)
benim minik yiğenim 3 yaşında ama erkek. onun en sevdiği oyuncak da aynı laptop. bu laptop için çok da erken değil bence 4 yaş.
0
kirmizi gul demet demet
(10.01.09)
iki gün önce pilli mini bir elekrtikli-süpürge aldık. yanında temzilemek için starfor parçaları bile vermişler. oturup oynayasım geldi.
link yok ama bi oyuncakçıya gidip sorsanız bile bulursunuz.
0
domine deyus
(10.01.09)
bir hediye değil ama hediyenin yanında verilebilecek bir çok şirin bir kart. 4 yaş diyince hemen bu aklıma geldi.

www.portakalagaci.com
0
neriman koksal
(11.01.09)
(3)

Adanalı ve İzmir'de bir yer

leylak sarabi
Adanalı dizisinin ilk bölümünde adamın kebap yediği yermiş burası. Mekanı teşhis edebilecek var mı?
Adanalı dizisinin ilk bölümünde adamın kebap yediği yermiş burası. Mekanı teşhis edebilecek var mı?
0
leylak sarabi
(05.01.09)
otel girişi gibi duruyor..
0
dambil
(05.01.09)
Karataş'taki emniyet müdürlüğü tesisleri (polis evi)
0
morella
(05.01.09)
zeytinburnu, onbaşılar kebap, istanbul =)
0
neriman koksal
(05.01.09)
(5)

amatör film çekmek

passion rules the game
nasıl başlanır? kafamda 10 dakikalık bir hikaye, oyuncular ve tek bir kamera var diyelim. birden fazla kamera gerekir değil mi? ekipmanlar nelerdir? bunları en kolay hangi programla kafama göre düzenleyebilirim?yönetmen olmak istiyorum ulan!
nasıl başlanır? kafamda 10 dakikalık bir hikaye, oyuncular ve tek bir kamera var diyelim. birden fazla kamera gerekir değil mi? ekipmanlar nelerdir? bunları en kolay hangi programla kafama göre düzenleyebilirim?

yönetmen olmak istiyorum ulan!
0
passion rules the game
(29.12.08)
sanırım bu konuya (bkz: gorunen koyun gorunmez kılavuzu) en iyi şekilde yardımcı olur sözlükten mesaj ile haberleşebilirsiniz böyle konular'da yardımcı olmayı pek sever kendisi benden de selam söylersiniz.
0
imparatorolmayikolaymisandin
(29.12.08)
kesinlikle bir kamerayla kalkışma. artı çekim senaryosunu da mutlaka iyi hazırla. başlangıç için iç mekan bir senaryo öneririm, dışarıda zorlanırsın. yine de soracağın birşey olursa ulaşabilirsin.
0
chiquillo
(29.12.08)
0
geldiler
(29.12.08)
bi kamera yeter bi ses almak için mikrofon.ama önemli olan senaryonun çekilebilirliği yani zor bi hikayeyse mesela uzayda geçiyosa kasar.eğer kolay çekilebilir bişeyse tek kamera adobe premier eğer efekt lazımsa adobe after effects adlı programlar işine yarar.bi de şunlara bakarsan iyi olur ;
www.kkymn.com
www.kkymn.com/forum
www.benimsinemalarim.com (burda ilker canıklıgilin ev yapımı sinema die bi yazı dizisi var onu oku bence)
0
uctumdageldim
(30.12.08)
amatör de profesyonel de olsa film çekmek temelde aynı yolu izlenerek yapılan bir şeydir. ön çalışması, çekim aşaması ve çekim sonrası hakkında kısa bir bilgi, naçizane;

- öncelikle hikayeni kafanda oturtmalısın. ardından bunu bir metin halinde yazmalısın.

- hikayeni tamamladığında, elindeki metni sahnelere bölmelisin. diyelim bir adam bakkala giriyor ve bir bisküvi alıyor. bu sırada bakkalla bir süre konuşuyorlar ve adam parayı da ödedikten sonra çıkıp gidiyor. bu bir sahnedir. yazarken, hikayede geçen karakterleri, mekanları, zaman dilimini ve istersen başka ayrıntıları da belirtmelisin. bu senin senaryon olacak.

- hikayeni baştan sona gözünde canlandırabiliyor duruma geldiğinde bunu fotoğraf ya da çizimle (çöp adam bile olabilir) kağıda dökmelisin. böylece ilk storyboard'unu hazırlamış olacaksın. bu sayede sahneleri de kafanda daha iyi oturtmuş olursun. profesyonel olarak storyboard çizen hemi de çok güzel çizen arkadaşlar var fakat başlangıçta bunu kendi başına halletmen en güzeli. böyle birinden yardım alacaksan bile en başta kendi hazırladığın bir storyboard çok öğretici olacaktır.

* sahnelerin çekim açılarını belirlemelisin. adamın ve bakkalın konuşurken hangi açılardan gösterileceğine, karakterleri mekan içinde nasıl kullanacağına, kullanacağın detay çekimlerin hangileri olacağına (adam stresli olduğu için konuşurken ayağını hızlıca yere vuruyor diyelim, adamın ayağının bu hareketini ayrıca göstermek isteyebilirsin, bu bir detaydır) karar vermeli ve storyboard'u buna göre çizmelisin.

* kullanmak istediğin mekanın ana özelliklerini storyboard'da belirtmelisin. oyuncuların giysilerinin rengi, özellikle kullanmak istediğin bir obje vs. de storyboard'da vurgulayabileceğin ayrıntılardır.

- çekimlere başlamadan önce oyunculara ve hangi karakteri hangi oyuncunun oynayacağına karar vermelisin. kafanda canlandırdığın, aklına koyduğun kişi senin verdiğin rolde değil de başka bir rolde daha iyi gidiyor olabilir. fırsatın olursa oyuncularla mutlaka deneme çekimleri yapmalısın. böylece karakterlerin havada kalmaz, elindeki oyuncularla elinden gelenin en iyisini yapabilirsin.

- çekimlere başladığında storyboard'dan oldukça yararlanacaksın. ama yine de bir çekim planın olmalı. çok mekanda, bir günden uzun sürecek çekimlerde zaman - mekan kısıtlamalarını göz önüne alarak plan yapmalısın. çekim sırasında kamera açılarına karar vermekle zaman kaybetmemek için hem storyboard'dan hem de kamera açılarını daha önceden not alarak bu notlardan yararlanabilirsin. böylece çekim sırasında ufak değişiklikler yapsan da büyük ölçüde zaman kazanmış olur, daha başka şeylere odaklanabilirsin.

- tek kamera amatör çekim için en uygunudur. iki kamera çok daha iyidir ama iki kamera = iki kaset, iki kaset = iki ayrı timecode demek. yani kurgu sırasında hangi kasetle hangi sahnenin hangi planını çektiğini karıştırabilir, zaman kaybedebilir daha da önemlisi cinnet geçirebilirsin. çekim sırasında hangi kasetle ne çektiğini dikkatlice not alman ya da birinin bunu senin için yapması gerekir ama amatör çekimlerde ya da başlarda bu çok sağlıklı sonuç vermeyebilir. tek kamera = tek kaset başlangıç için gayet uygun. ayrıca tek kamerayla çalışırken her plan için ayrı ayrı zaman harcaman, uğraşman gerekir ki bu son derece öğretici olacaktır.

- mikrofon bulmak ve ses kaydı yapmak her zaman için en güzelidir. bu işlerden anlamıyorsan mutlaka müzisyendi, ses teknisyeniydi birilerinden yardım istemeni tavsiye ederim. ses de en az görüntü kadar önemlidir veişin ehline bırakmak en güzelidir.

- kurgu için Ulead VideoStudio, Pinnacle Studio Plus, Adobe Premiere, Windows Movie Maker
gibi temel kurgu programlarıyla başlayabilirsin. tutorialler bulup biraz kafa patlattın mı hem kolay hem de zevkli bir şekilde kurgu olayına adım atabilirsin.

- işin teknik kısımları kabaca bunlar. iyi şanslar, iyi çalışmalar.
0
neriman koksal
(30.12.08)
(3)

parti için mekan bilen var mı?

sinistra
`in the van`'ı bilen bilir. bilmeyenler için hemen anlatayım. burası özel partilerin yapıldığı bir mekan. bar konseptinde, dj'i, garsonu her şeyi var. ama burada sadece özel parti yapılıyor, dışarıya kapalı. şimdi yaklaşan bir doğumgünü var ama artık in the van çok pahalı bir hale geldi. eskiden yap
in the van'ı bilen bilir. bilmeyenler için hemen anlatayım. burası özel partilerin yapıldığı bir mekan. bar konseptinde, dj'i, garsonu her şeyi var. ama burada sadece özel parti yapılıyor, dışarıya kapalı. şimdi yaklaşan bir doğumgünü var ama artık in the van çok pahalı bir hale geldi. eskiden yapmadıkları birşeyi yapıp 500-700 lira arası değişen kaporalar istiyorlar. içki fiyatları da artmış.. bu durumda yeni bir mekan arayışına girdik. böyle bir yer bilen, duyan, gören var mı?
0
sinistra
(04.12.08)
klub karaoke diye bir yer var taksim'de. bir odayı rezerve ettirip kapatıyor, istediğiniz gibi eğlenebiliyorsunuz. fiyatları 250 - 350 arası olsa gerek. kişi başı ödenirse makul bir fiyata denk geliyor.
0
neriman koksal
(04.12.08)
girl in a coma
(04.12.08)
(bkz: private room)
0
insensitive
(04.12.08)
(2)

tişört baskı

cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
cemil copy'de iki tişörte ufak bir baskı yaptıracağım. ne kadara mal oluyor bu iş? tişörtleri de kendim mi götürmem gerekiyor?
cemil copy'de iki tişörte ufak bir baskı yaptıracağım. ne kadara mal oluyor bu iş? tişörtleri de kendim mi götürmem gerekiyor?
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(21.11.08)
Emin degilim ama, Cemil Copy'de islerin nasil yurudugunu orada calisanlar biliyor olabilir. Bir ihtimal yani.

www.cemilcopy.com
0
wpi
(21.11.08)
bir de barbaros bulvarı'nda derin fotoğrafçılık var. cemil copy'nin fiyatlarını bilmiyorum ama derin'in sitesinde ayrıntılı fiyat, ürün bilgisi var. tshirtü onlar veriyor ama kişi kendisi götürürse fiyat yarı yarıya düşüyor sanırım yani en son öyleydi. www.derinfoto.com
0
neriman koksal
(21.11.08)
(3)

veri hırsızlığı

neriman koksal
veri hırsızlığı diye başlık açtım ama bunun hukuken neleri kapsadığı konusunda tam emin değilim zaten sorum da bununla ilgili olacak. bana ait olan, orijinalleri de bende bulunan, benim çektiğim fotoğraflar iznim olmadan kullanılırsa hukuki olarak ne yapmam gerekir? elbette mahkemeye başvurmalıyım v
veri hırsızlığı diye başlık açtım ama bunun hukuken neleri kapsadığı konusunda tam emin değilim zaten sorum da bununla ilgili olacak. bana ait olan, orijinalleri de bende bulunan, benim çektiğim fotoğraflar iznim olmadan kullanılırsa hukuki olarak ne yapmam gerekir? elbette mahkemeye başvurmalıyım vs. ancak şimdilik avukat tutmak gibi bir lüksüm bulunmamakta ve iznim olmadan fotoğraflarımı kullananlara sözlü bir uyarıda bulunmak istiyorum. bunun için öncelikle noterden fotoğrafların bana ait olduğuna dair bir kullanım hakkı mı almam gerekiyor yoksa ispatlı, şahitli bir şekilde benim çektiğim bilinen, orijinal halleri de bende mevcut olan fotoğrafların kullanımının durdurulmasını istemem için mahkemeye başvurduğumda ayrıca bir de noterden belge alma mecburiyetim var mıdır?
0
neriman koksal
(14.09.08)
oncelikle durumu tesbit ettirmeniz gerek, noter evet.
0
bryan fury
(14.09.08)
bana da aynı şey oldu. habertürkün internet sitesi internette bana ait olan bir fotoğrafı kullandı. sonuç alınca mesaj atarsan sevinirim.
0
mortifera
(14.09.08)
benim bu iş biraz daha farklı aslında. bir iş karşılığı yaptığım çekimleri ödeme yapılana kadar elimde tutuyorum fakat iş sonunda yapılacak ödeme için fotoğrafların bir kısmını önceden teslim etmiştim. bunların da ödeme yapılmadığı sürece kullanılmamasını istiyorum. daha kötüsü teslim etmediğim fotoğrafların da bir zamanlar kayıtlı olduğu bilgisayardan geri dönüşüm programlarıyla kurtarılarak kullanılması gibi direk hırsızlık kapsamına giren bir olaya karışma tehlikesi var. bu durumda bir yandan ödememi bekliyorum bir yandan da fotoğrafların ödeme yapılmama durumunda kullanılmasını engellemek için neler yapabileceğimi araştırıyorum. madem bu kadar önemliydi haklarını neden baştan korumadın? nerden anlaşman? demeyin.. orası hem hata hem dost kazığı diyeyim. şimdi bu durumu kurtarmaya çalışıyorum yani.
0
🌸neriman koksal
(14.09.08)
(9)

kediye soya eti versem nolur?

myriamonde
üç ve dört aylık iki adet kedim var efendim benim. mamaları azaldı fakat önümüzdeki birkaç gün mama alamayacağım, o yüzden araya başka şeyler de karıştırıp birkaç gün idare etmeye çalışıyorum. şimdi baktım ettim evde bir sürü sebze meyve varmış, verilmez herhalde kediye, bir de soya eti varmış. bana
üç ve dört aylık iki adet kedim var efendim benim. mamaları azaldı fakat önümüzdeki birkaç gün mama alamayacağım, o yüzden araya başka şeyler de karıştırıp birkaç gün idare etmeye çalışıyorum. şimdi baktım ettim evde bir sürü sebze meyve varmış, verilmez herhalde kediye, bir de soya eti varmış. bana mantıklı geldi aslında. ama sonuçta bilmiyorum, soya etiyle beslesem delirir hastalanır mı hayvanlar? yahut napayım ben bunlara?
0
myriamonde
(21.08.08)
yer bence.. yani bizim evdeki bir yavrunun soya etli br şeyler yediğini hatırlar gibiyim.
0
raj
(21.08.08)
bi kaç öğün arka arkaya vermeni tavsiye etmem ishal olursa iş alırsın başına. İlle de sebze diyorsan kediler haşlanmış brokoli sever genelde bir de taze fasülye onun dışında yüz vermezler pek. Light dardanel ton balığı ise süper bir seçenektir derim ben..
0
jade
(21.08.08)
mercimeğe bayılır benimkisi, ya da ezilmiş nohut falan. en vahim durumda akciğer alıp sebzelerle haşlayıp blenderdan geçirerek kolpa yaş mama yapabilirsin.
0
whoosie
(21.08.08)
o kadar küçük kediye saçma sapan şeyler vermeyin.
0
386 dx
(21.08.08)
kedilerin yemek zevkleri çok değişken eski kedim dondurma ve elma yerken yenisi ağzını sürmüyor onun yeirne tereyağı yalıyor.
0
yuto
(21.08.08)
bazı kasaplar hatta açık et satan marketler gün içinde ayıkladıkları taze etlerin arta kalanlarını kedileri köpekleri olup isteyenlere veriyorlar. sürekli alışveriş ettiğiniz böyle yerler varsa rica edebilirsiniz. bizim evdeki zilli mamadan başkasına yüz vermiyor ama balkondaki kedim için ara sıra alıyorum. zaten bu tür artık etleri gün sonunda imha ettiklerini ve seve seve istediğimizde verebileceklerini söylediler. bir şansınızı deneyin derim.
0
neriman koksal
(22.08.08)
bazı kasapların veya açık et satan yerlerden et alırsanız pişirerek veriniz,aksi takdirde ailecek güzel kist hidatikleriniz,bol kistli günleriniz olabilir.
bir de gerçekten neyi sevip sevmeyeceğini deneyip görmek lazım, bizim kedi portakal ve mandalinadan ölesiye kaçarken arkadaşımın kedisi ki kendisi bizimkinin kardeşi olur,onları büyük bir iştahla yerdi
0
october swimmer
(22.08.08)
yerse hiçbir şey olmaz
patates deneyebilirsin, haşlama ya da kızartma bir de bezelye
benimki bunları zevkle ama sık olmamak kaydıyla yiyor çünkü ben seviyorum evde pişiyor o da alışık
neredeyse hiç bir eti keyifle yemiyor benimki yediremiyorum
yani kendisi daha iyi bilir
dene
0
gdduman
(22.08.08)
tabii ki bazı kasaplar hatta açık et satan marketlerden aldığınız etleri pişirerek vereceksiniz. internetten ya da yakındaki bir veterinerden bu etlerle yapabileceğiniz yavru kedilere uygun mama tarifleri bulabilirsiniz. geçici bir süre beslemek için gayet iyi oluyor. bunun dışında yavru kediler bir yaşına kadar yavru kediler için üretilmiş veterinerlerde satılan kitten mamalarıyla beslenmelidir ya da veterinerler öyle diyor. hayır bunu da "hayır efendim bla bla bla" diye düzeltilmesin başka biri tarafından diye yazıyorum. yoksa siz mama alamayacağımda ne verebilirim diye gayet açık sormuşsunuz. umarım geçici çözümünüz kedilerin damak zevkine uyar. afiyet olsun onlara.
0
neriman koksal
(22.08.08)
(6)

Olimpos: Sorular sorular sorular...!

cinematography
1- olimposta kalırken böyle kolaylıkla gidilebilecek, yakınlarda bulunan yüzülesi plajlar/koylar tavsiye edin bana. önerin evet. bir gün de şuraya git abi çok güzel plajı/suyu felan diye önerin valla giderim.2- aktivite önerin bana istiyorum evet. yat turudur, dağ bayır gezip mutlaka görülesi yerler
1- olimposta kalırken böyle kolaylıkla gidilebilecek, yakınlarda bulunan yüzülesi plajlar/koylar tavsiye edin bana. önerin evet. bir gün de şuraya git abi çok güzel plajı/suyu felan diye önerin valla giderim.

2- aktivite önerin bana istiyorum evet. yat turudur, dağ bayır gezip mutlaka görülesi yerlerdir. yakınlarda bazı yerler olur hani ademoğullarından uzaktır, huzurun en koyusuna daldırır insanı, manzarası alır götürür dere tepedir. tarif edin önerin istiyorum. biranı al git oraya desin biri bana.

3- diğer tatillerden farklı olarak olimposa giderken kişinin yanında kesinlikle bulundurması gereken bir şeyler var mı? sinek varmı mesela (?) ona göre off-kov-git sinek ilacı felan alırım. küçük bir yer sanırsam peki eczane varmı (oha)? ilaç olayı yani. başka ne koymalıyım bavula mutlaka? kuru sıkı :)?

4- ne kadar rahat bir ortam efendim bu olimpos yararlısı? demem o ki: ben ve yavuklum (ikimizde erkek cinsine tabiiyiz), çift/sevgili/birlikte huzur arayışına çıkan iki insan formu olarak rahat edermiyiz ki ciddi ciddi burada kalırken? kimsenin kimseye dönüp bakmadığı, herkesin kendi halinde huzuru/içkisini yudumladığı bir yerdir dediler ama öyle mi haggaden. gittiğim gün belli olur anlarım/z zaten de ben yine de buranın müdavimlerine bir sormak istedim. bizim için rahatlıktan kastım bir kız ve erkek ile aynı yani böyle iki insan ne kadar rahatlık ararsa benimki de odur! mykonos beklemiyorum, ben daha keşfetmeden, nerde eski olimpos geyiği dönmeye başlamış bile(duyumlara göre) ama sevdiceğimin elinden tutup gezmek, hamağa yayılıp malak gibi birlikte uyumak hayal midir ki artık?

5- belki akut dozda huzur fazla gelir antalya'ya veya yakındaki ilçelere gün içinde gidip-gelmek isteriz, bu yerler hakkında da öneri yapsanız. mesela yemek olayı. antalya'ya veya diğer yakın ilçelere gittiğimde hangi mekanda ne yemeden dönmemeliyiz, hangi bara gitmeliyiz? ya da buraya niye gidicen manyakmısın birşey yok da olur. bize her türlü soru, öneir ve eleştirilerinizi yollayabilirsiniz.

soruları boş bırakmayın, istediğinizden başlayın. daha aklıma gelirse yazarım. bronz günler.
0
cinematography
(19.08.08)
olympos'un sahili artik izmarit kokuyor. berbat bir kalabalik, sıkıcı bir ortam halini almis orasi. en azindan 1 ay once oyleydi. 1 gun kalip kendimizi disari zor attik. insanlar beyaz sahin'leriyle denize giden yolda son ses sacma sapan muzik dinleyip turluyorlar. kumburgaz sahilinden tek farki artik denizinin biraz daha guzel olmasi. evet -biraz daha- guzel olmasi. tabi plastik poset, sigara kutusu ya da kullanilmis olmasi kuvvetle muhtemel prezervatif ile yuzmekten hoslanmiyorsan.

olympos'a ilk kez 99 senesinde gitmistim. su an ile o zaman ki farki anlatabilmem mumkun degil.

huzuru orada bulabilecegini hic sanmiyorum.
0
aksak kurbaa
(19.08.08)
(bkz: sundance nature village)
olimpos yerine tercih edebilirsiniz en az onun kadar guzeldır , olimposa gezmeye gidersiniz , bir aksamda yanartasa cıkarsınız daha fazlada takılmazsınız olimposta ben olsam oyle yapardım .
bu zamanda inanılmaz sıcak olur , klimasız oda kesınlıkle kiralamayın...
cıralının hemen yan taraflarında ulupınar diye bir yer var , dere kenarına konumlanmıs restoranlarda kavurma ve erzincan tulum peyniri ile rakı ıcebılırsınız hemde acık havada derenın suyundan olusan dogal klima esliginde :))
olimpos bahar aylarında gercekten cok rahat bir yer ıken ,yazın gıttıgımde bu rahatlıgı bulamadıgımıda belirtmek isterim.
gittiginiz bolgede bar/diskotek aramak yapacagınız en sacma sey olur ; gerci bir cok yer mevcut ama son derece gereksızdırler benım kafamda .bırakın dogaya ,tarıhe ve denıze kendınızı derim ben .!
3) yanınızda bulundurmanız gereken sey bir hippi ruhudur; ve içecegi?

iyi ve mutlu tatiller
0
dodocan
(19.08.08)
1. 1 ay önce oradaydım. bence hala huzurlu bir yer. fakat iki erkek rahat bir şekilde dolaşılır mı ondan emin değilim. olimpos hafta içi bile olsa ciddi bir yerli turist akınına uğramaktadır. sahili ise kemer ya da belek civarından kat kat daha güzel. denizi ise buz gibidir. o sıcakta oh la la tabi.
bir tesis olmadığı için sigara içen öküzlerimiz canım çakıllara sigaralarını gömmekte ve adamı sinir etmektedirler. denizde ise çok daldım gözlükle zaten cam gibi deniz ama rastladıklarımı sayayım: bira şişesi, kola tenekesi, gazete. prezarvatif benim şansıma çıkmadı. bu saydıklarımı da dipten çıkardık. açıkçası belekte kimbilir neler vardı ama deniz pisliğinden göremiyorduk.
2.aktivite olarak kaya tırmanışı, dağ yürüyüşü ve yat turları pek mümkün. yat turunu da tavsiye ederim zevkli oluyor baya.
3.Oralarda tatlı su ve tuzlu su kesişiyor yani deremsi ortamlar oluşuyor. Yani sinek olabilir. Zaten akıllı insanlar bu zamanda yanlarına sinek koruması almadan çıkmamalılar.
4.ya emin değilim ama oha diyorum kusura bakma. iki erkek aynı hamakta. nesiniz ya minyon mu yoksa tek vücut olma hastası mı? en iyisi yatakta yapın o hareketlerinizi ama ortama bakıp duruma göre davranmayı tavsiye ederim.
5. antalya'da bir halt yok ve nerdeyse 3 saat yol çekersin. bence migros alışveriş merkezinde fast food yemeden dönmemelisin :) böyle soruya böyle cevap hesabı. şaka bir yana belek'e gidersen merkezinde bir kebapçılar var süper kebap yapıyorlar onları yiyebilirsin. köfteci falan derlerse uzak dur derim ben yedim en süper köftecide ama boktandı. bar olarak titanik mi vardı birşey vardı onu sorun gidin.
0
ozdek
(19.08.08)
@aksak kurbaa: artık çok geç :) herşeyi ayarladım

@dodocan: kalıcak yeri ayarladım çoktan (önce sorsaymışım keşke). eylül gibi gidicez zaten ama yine de klimalı oda seçtim. diğer önerilerini dikkate alıcam. hippi ruhu kaldıysa içimizde çıkar sanırım ortamına göre :)

@ozdek: huzur ok, sinek ok, aktivite ok. antalya'yı hiç görmediğimden kısa da olsa uğrarım sanırım o da ok. gelelim iki erkek ve hamağın maceralarına :) ya dev gibi hamaklar var iki kişi uzanılabilen benim kastım oydu zaten. tek vücut olma hastasıyım evet. hamakta yiyişmek!/sevişmek değil zaten istediğim. "o hareketler" dediğin, önce de açıkladığım gibi bir kız-erkek çiftin sınırları dahilinde. tam da sormak istediğim buydu aslında. bana göre "normal" olan "o hareketleri" kaldıramayan tatilcilerle dolu mu olimpos onu merak etmiştim. çok mu "hassas" bir şey sordum lan acaba. çok hassas bulan sözlükçüler dördüncü soruyu atlasın madem.
0
🌸cinematography
(19.08.08)
- kalacak yeri ayarlamissiniz gerci ama umarim varuna'dir burasi. olimpos'un cogu pansiyonunda yemek sirasi + kotu yemekler ve kalabaliktan baska sey bulamassiniz. biz gecen ay ilk kez burada kaldik. pek gosterisli bir yer degil, arkadaslarimiz orada diye gitmistik ama cok memnun kaldik. sabah kahvaltilarini ve aksam yemeklerini masaniza servis ediyorlar, yemekler bence mukemmel ve doyurucuydu. karisan gorusen pek olmaz. iki erkek arkadasimiz ayni odada cift kisilik yatakta kaliyorlardi gerci heteroseksüellerdi ama sevgili olsalardi da kime ne, orda tuhaf karsilanmazlardi gibime geldi.

- aksamlari tekne turlari icin musteri toplayan bir abi var, kaldiginiz pansiyona gelir gelmek isteyip istemediginizi sorar. gelmezse siz gidin bilgi alin orange pansiyonun karsisinda bir masasi var orada duruyor. gezi teknesi icin uzun turu tavsiye etmem. gununuz yollarda gecer. sabah 9 gibi pansiyonunuzdan alacaklar ve iki saati bulan zorlu bir yolculukla baska bir yerden bineceksiniz -tekirova'ydi galiba- teknenize, uzun tur diyince biz tekneyle daha uzun gezecegiz sanmistik ki tam tersi daha az vakit geciriliyor teknede. kisa turu tercih edin, 10 gibi olimpos sahilinden binin teknenize. goturdukleri koylar cok guzel, denize girmek ve yeni koylar gormek icin en ideali. teknede yuksek sesli arabesk muzikten ve kargasadan hoslanmiyorsaniz ozellikle belirtin. sizi sessiz sakin, guzel bir tekneye versinler. biz ne yazik ki uzun turda boyle bir tekneyle berbat bir gun gecirdik bu yil.

- olimpos'da iki erkek sevgiliye bakis acisi gundelik hayatinizda karsilasacaklarinizdan cok da farkli olmayacaktir herhalde. iki insanin sigabilecegi hamak bulamazsiniz zaten ama bulup birlikte uzansaniz bile merakli bakislar illa ki olacaktir ama olayin tacize varacagini sanmiyorum yine de.

- yanartas'a hicbir olimpos tatilimizde gitmedik ama cogu kisi de gitmeyin dedi. yol uzun suruyor, bir numarasi yok vs. dediler kisisel tercihinize kalmis.

- iki sevgili gidince izole oluyor insan ama orada kafa dengi birilerini bulabilirseniz birlikte icip dagitmak da o kadar kotu degil. biraz renklendiriyor aksamlari. aksam bunun disinda yapacak pek bir sey yok. ha gece sahile gidip etrafta surekli bagiran tiplerden sinir olup pansiyona donmek de var ama iste sinir oluyor insan. takmayacaksaniz oraya da gidin, yildizlar, deniz guzel yani:)
0
neriman koksal
(19.08.08)
keşke çıralı kısmını tercih etseydin. eğer rezervasyon değiştirme/iptal durumun varsa çıralı daha iyi. en azından denize yürüme mesafen 1 dakikadan az. olimposta ormanımsı bi yeri aşman gerekiyor...
0
zminrna
(19.08.08)
(3)

yıldız teknik üniversitesi hazırlık sınıfı

trypana
hazırlık sınıfı davutpaşa da mı yoksa beşiktaş da mı okutuluyor bilen varmı (elektronik ve hab. müh için soruyom)
hazırlık sınıfı davutpaşa da mı yoksa beşiktaş da mı okutuluyor bilen varmı (elektronik ve hab. müh için soruyom)
0
trypana
(18.08.08)
yüzde 90 davutpaşa olması gerekli. beşiktaşta sırf iktisadi idari ve birkaç mühendislik var diye biliyorum. iktisat kazanan arkadaşım hazırlığı davutpaşada okumuştu bi de
0
krasotkin
(18.08.08)
davutpaşa kampüsündeki yabancı diller meslek yüksek okulu'nda oluyor hazırlık sınıfları. kolay gelsin, geçmiş olsun.
0
neriman koksal
(18.08.08)
hem hazırlık, hem de 1. sınıftaki servis dersleri (mat 1 -2 , fizik 1-2 , kimya) d.paşada okutulur.
0
flyalone
(18.08.08)
(3)

bu nasıl mezar?

tabudeviren
şöyle bir mezarlığa rastladım.http://s3.amazonaws.com/findagrave/photos/2002/37/373_1013114418.jpgbu mezar türü hakkında bilgisi olan?
şöyle bir mezarlığa rastladım.

s3.amazonaws.com

bu mezar türü hakkında bilgisi olan?
0
tabudeviren
(17.08.08)
sanırım öldükten sonra yakılan insanların külleri konuyor o kutucuklara, üzerlerine de isimleri yazılıyor. emin değilim ama böyleydi galiba.
0
neriman koksal
(17.08.08)
columbarium
en.wikipedia.org

edit:

Hatta tam adres verelim:
Sanctuary of Trust
Columbarium of Prayer
Great Mausoleum
Forest Lawn Memorial Park Cemetery, Glendale, California

www.seeing-stars.com
0
ermanen
(17.08.08)
bana düz mezarlık gibi geldi bu? Terminatörün bir bölümünde aynı böyle bir odadan tabutla çıkmıştı t800. columbariumlarda belli oluyor minicik kutular. bu resimde miniklik yok direkt tabut boyutları...
0
507
(17.08.08)
(9)

yazma problemi

chavezding
kendimi bildim bileli el yazısı yazarken yaşadığım bir problem var. harfleri olması gerektiği sırada yazamıyorum bazen. mesela "okul" yazıcaksam önce "k" harfini yazıp sonra onun yanına "o" ve "ul" eklemek zorunda kalıyorum. yani yazmam gerekenden 1-2 harf sonrasını yazıyorum sonra düzeltmek için ge
kendimi bildim bileli el yazısı yazarken yaşadığım bir problem var. harfleri olması gerektiği sırada yazamıyorum bazen. mesela "okul" yazıcaksam önce "k" harfini yazıp sonra onun yanına "o" ve "ul" eklemek zorunda kalıyorum. yani yazmam gerekenden 1-2 harf sonrasını yazıyorum sonra düzeltmek için geri dönüyorum falan. bilgisayarda yazarken de oluyor ama el yazısında daha ciddi boyutta.

var mıdır bunun bir açıklaması? böyle bir problemi olan başkaları var mı?
0
chavezding
(17.08.08)
disleksi olabilir mi
0
boshi
(17.08.08)
evet şimdi araştırdım biraz, "Dyslexic dysgraphia" diye bir duruma uyuyor sanki.
0
🌸chavezding
(17.08.08)
@mrtskn belki alakasiz olacak ama, ben de senin neden bazen turkcesine ozen gostermeyen yeni yetmeler gibi yazdigini anlayamiyordum; demek sebebi buymus. peki metini kontrol ettiginde mevcut hatalari duzeltemiyor musun? eger duzeltiyorsan, sadece klavyeyi hizli kullanmaktan kaynaklanan harf atlamalarindan kaynaklanabilir. chavezding'de de oldugu gibi kagit kalemle de yazarken bu tur hatalar varsa muhtemelen disleksi ile alakali bir rahatsizlik vardir. not : doktor degilim.

su sayfaya bakmanizda fayda vardir: www.biltek.tubitak.gov.tr
0
egotm
(17.08.08)
kodlarken o durum cok sIk basa gelir, ben de dun bir hayli vakit harcamistim benzer bir durumda. tubitak'in sayfasinda ve seninde zikrettigin gibi ancak bir dizi test sonucunda bu rahatsizlik te$his edilebilir.
ayrica bu vakte kadar boyle bir rahatsizligin farkinda olmamaniz da bence lehinizedir; aksi taktirde muhtemelen " ya ben disleksiyim yapamiyorum off" gibilerinden savunma mekanizmalarina siginacaktiniz; sIkmayin caninizi ;)

bu da bonus olsun :
"Son derece zeki olan insanların da dislektik olabileceği unutulmamalıdır. Kendi alanlarında uzmanlaşmış ve ünlenmiş pek çok kişinin dişlektik olduğu bilinmektedir.

Bazı ünlü dislektikler:
Fred Astaire
Alexander Graham Bell
Cher
Agatha Christie
Winston Churchill
Tom Cruise
Leonardo da Vinci
Thomas Edison
Albert Eistein
Magic Johnson
George Washington"
0
egotm
(17.08.08)
ben de geçenlerde bir kaç saniyeliğine okuma yazmayı tamamiyle unuttum. beynimde tümör var herhalde diyip tırmıştım o da mı bununla alakalı acaba? soru içinde soru gibi oldu ama..
0
neriman koksal
(17.08.08)
dayanamayacağım

- how do you define a person who is dyslexic, insomniac and agnostic?
- a person who sits all night thinking whether there is a dog.
0
cedilla
(17.08.08)
@neriman koksal beyinde kisa sureli sira disi tepkiler meydana gelebilir; bu tepkiler tekrar ettiginde ciddiye alin derim. ben de oss'den 1 ay kadar once butun bilgilerimi bir aksam boyunca unutmustum :S bereket versin ertesi gun geri geldiler.

@cedilla +per koc komikmis (:
0
egotm
(17.08.08)
@egotm neyse ki çok kısa sürdü ve sürekli bir tekrarlama hali değil. galiba yorgunluk, uykusuzluk gibi etmenlerden kaynaklanıyor ama tabii sık sık tekrarlaması da tümöre işaret edebiliyormuş. amaan hepimiz ölücez nasıl olsa :))
0
neriman koksal
(17.08.08)
sadece bana oluyor sandıgım bir durumdu bu.
Toplaşalım bir olalım.

Bilgisayarda pek olmuyor ama elle birşey yazarken genelde harflerin sırasını karıştırabiliyorum.
0
cruseo
(17.08.08)
(8)

nevşehir havalimanı'ndan - kayseri zincidede'ye nasıl gidilir?

neriman koksal
zincidede kayseri merkeze yakınmış galiba. nevşehir havalimanından en kolay ve çabuk şekilde kayseri'ye nasıl gidilir?
zincidede kayseri merkeze yakınmış galiba. nevşehir havalimanından en kolay ve çabuk şekilde kayseri'ye nasıl gidilir?
0
neriman koksal
(10.08.08)
sorunuza cevap alamazsanız, nevşehir havaş'ı arayıp öğrenebilirsiniz : )

www.havas.com.tr
0
flyalone
(10.08.08)
üstadım zincidere oranın adı (:

ucask ile geliyorsanız kayseri havaalanına gelmenizi tavsıye ederım.yok illa nevsehıre gelecegım ordan gececegım dıyorsanız soyleyım.
havaalanından merkeze gitmeniz gerek.daha sonra oradan kayserıye gelen saat bası otobuslerı var.onlara bınerek kayserıye gelırsınız.kayserı otogarında ındıkten sonra servıs varsa eger onunla yada otobusle sehir meydanına gelmeniz gerekmektedir.
meydanda bulunan otobus duraklarından zincidere otobuslerı gecmektedır.buradan otobuse binerek zincidere ye gidebilirsiniz..

bu yol cok yorar senı.kayseri havaalanına gelebılırsen cok daha iyi olur.yok illa bu sekılde gıdecegım dıyorsan sana taksı numarası vereyım ara konus direk senı havaalanından asın gotursun ıstedıgın yere..
0
isott
(10.08.08)
evet olabilir. en azından nevşehir otogara kadar gidilir havaşla. süre kısıtlı olduğu, mevkii konusunda da sıfır bilgi sahibi olduğumuz için panik yaptık biraz.
0
🌸neriman koksal
(10.08.08)
kayseri'ye uçak bulamadığımız için mecburen nevşehir üstünden gelinecek. saat 11:15'de nevşehir havalimanına inecek uçaktan indikten sonra en geç saat 17:00'de zincidere'de olunması gerekiyor. çok da yorgunluk olmasın istiyoruz. taksi numarası da yanımızda bulunursa iyi olur aslında. aşağı yukarı ne kadar tutar? bu konuda da bi bilgi verirseniz çok iyi olacak.
0
🌸neriman koksal
(10.08.08)
nevşehir havaalanı kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde. nevşehire yaklaşık yarım saat veya 40 dakika kadar uzakta. şöyle anlatıyım nevşehirden hareket edip kırşehirin gülşehri ilçesini geçtikten sonra bir düzlükte:)hiç havaş servisi görmedim ama varsa da yolculuk uzun sürer. taksi çok tutar...
0
gulden kale
(10.08.08)
erkek arkadaşım askere gidiyor kayseri'ye. askerlikten önce epey yorucu bir yol onu bekliyor demek ki. kayseri'ye bilet bulabilseydik iyi olacaktı ama yapacak bir şey yok anlaşılan. en iyisi havaş'la görüşüp ona göre saatlerini iyice öğrenmek. umarım 17:00'ye kadar birliğine teslim olabilir ki olur heralde ya epey vakti var nevşehir'e indikten sonra arada..
0
🌸neriman koksal
(10.08.08)
olur olur merak etmeyin.havaalanından nevsehıre en gec 1 saatte gıder.oradan kayserıye 1,5 saatte gelır.kayseri merkezden zincidereye 1 saatte gider.
taksi numarası: 539 - 479 32 32 İbrahim adı.
numaranızı ismail verdi fenerbahçe'den derseniz yardımcı olur..
kendimi de deşifre etmiş oldum (:

arayın bi konusun.eger taksi ile gelirseniz 1 saatte direk kayseri merkeze gelirsiniz ki sizede gezmek ve etrafa goz atmak için cok fazla zaman kalır.nevsehir havaalanından kayseri meydana gelecegım diyin.zincidere falan demeyin.yoksa cok daha tuzlu olur fiyat..

eger yok ben gelmem derse baska bi numara daha vereyım o kesın gelır..
0
isott
(10.08.08)
artık bi şekilde gidecek. üşenmezse aktarmalarla, üşenirse taksiyle gider. gidince bi mantı yemeye de vakti kalır. tesekkur ederim yardımcı olduğunuz için.
0
🌸neriman koksal
(10.08.08)
(4)

photoshop dersi veren siteler... [fotoğraf manipülasyonu için]

sirrikadem
http://www.tutorial9.net/ benzeri siteler arıyorum. benim istediğim daha çok grafik tasarım değil de, fotoğraf manipülasyonuna dayalı photoshop. Önerebileceğiniz siteler var mı böyle?
www.tutorial9.net benzeri siteler arıyorum. benim istediğim daha çok grafik tasarım değil de, fotoğraf manipülasyonuna dayalı photoshop. Önerebileceğiniz siteler var mı böyle?
0
sirrikadem
(03.08.08)
site bilmiyorum ama kitap al bence. hem cdleri falan oluyo ondaki resimlerle çalışabiliyorsun.
0
kazma penguen
(03.08.08)
www.good-tutorials.com
0
tazafacan
(03.08.08)
www.adobeegitim.com

burada işin püf noktalarıyla ilgili bir çok şey bulabilirsiniz. çok değerli grafikerler ve manipülasyoncuların dahil olduğu bir sitedir.
0
neriman koksal
(03.08.08)
(2)

Büyükada'da nerede kalınır?

loststone
(git: 17768) anlatılan yerlere baktım. hangisini tavsiye edersiniz a dostlar? çok da bütçesi yok gidecek arkadaşların.
(git: 17768) anlatılan yerlere baktım. hangisini tavsiye edersiniz a dostlar? çok da bütçesi yok gidecek arkadaşların.
0
loststone
(31.07.08)
iskele'nin bir üst caddesinde yıldızlar evi diye bir yer var. geceliği 65 ytl. civarı idi sanırım. eger bütçeleri izin veriyorsa tavsiye ederim. çok temiz, kahvaltısı güzel.. onun dışında daha yukarlarda eski bir köşk var adını hatırlamıyorum ama orada bilinen bir yer. çok çok eski, evlilik cüzdanı filan soran tuhaf bir yermiş, bir de tuvaletler ortak kullanımmış ama fiyatı daha makul olabilir.
0
neriman koksal
(31.07.08)
o eski köşkün adı ideal aile pansiyonu... gecen sene benden evlilik cuzdanı falan istemediler ve fiyatı da 70 ytl idi..evet tuvalet banyo ortak.. çatı katında bizim kaldığımız oda cok güzeldi.. sevimli bir balkonu vardı manzarası da güzeldi sevimli bir bahçeye bakıyordu.
2-3 gece kalacaklarsa daha daha ucuza da gelebilir gecelik ucret.. ayrıca hafta içi kalırsanız pazarlık şansınız olur haftasonu öyle bir lüksünüz yok...
son olarak; ada esnafı kazıklayıcıdır yakaladıklarını afedersin sikmeye calısırlar onun için kalacakları gunden 1 gun once gidip konussunlar pazarlık etsinler.. eğer kalacakları gün giderlerse pazarlık şansları olmaz.. pansiyoncu bunlar sike sike kalacaklar zaten diye düşünüp fiyatı kitlemeye çalışır... benden söylemesi..
0
zubundy
(31.07.08)
(5)

kabiz kedi

neriman koksal
kedim kabiz oldu! iki gram kaka yapacak diye gunlerdir gozunun icine bakiyoruz. kabizlik disinda bir sorunu yok yani kusma, yuksek ates vs. kakasini uc gundur filan duzgun yapamiyor daha dogrusu bir gun ara vererek ilk kez dun tas kivaminda bir iki parca bisiy yapti. cok az da olsa yemek yiyor ve ak
kedim kabiz oldu! iki gram kaka yapacak diye gunlerdir gozunun icine bakiyoruz. kabizlik disinda bir sorunu yok yani kusma, yuksek ates vs. kakasini uc gundur filan duzgun yapamiyor daha dogrusu bir gun ara vererek ilk kez dun tas kivaminda bir iki parca bisiy yapti. cok az da olsa yemek yiyor ve aklina gelirse bol su iciyor ki aklina da iki - uc kez geldi. zeytinyagi icirdik, uc gundur activia yediriyoruz hatta poposuna zeytinyagi suruyoruz bebeklere yapildigi gibi. bu donguyu devam ettirebilirsek sorun cozulecek gibiydi ama bu sefer de bizden saklanmaya basladi. onu cikaramayacagimiz bir koseye kamp kurdu bu gece ve cikacagini sanmiyorum artik. veterinere goturmemiz mumkun gozukmuyor ki son seferinde veteriner eve gelmisti sirf bu saklanma, parcalama huyu yuzunden. ilk kez bunu yasiyoruz. bilen eden var midir etkili bir yontem. veterineri eve cagirmayi son care olarak dusunuyorum -bugunden itibaren iki gun daha kaka yapmazsa- cunku bu epey tuzlu oluyor. yardim ediniz, beni kedi forumlarina mahkum etmeyiniz, iki akil veriniz.
0
neriman koksal
(08.07.08)
sureklu kuru mama vermeyin islak mamada verin arada. bizimkiler ole yapiyodu havana kabiz olmasin die
0
sanio
(08.07.08)
yovita verin.
0
samanliktaki zuhtu
(08.07.08)
süt midesini daha kötü yapabilir belki ama az da olsa vermeyi deneyeceğim. kabiz olmadan önce bir hafta boyunca konserve mama yemişti belki de mama değişikliği yüzünden oldu bilmiyorum. saklandığı yerden elektrik süpürgesiyle korkutarak çıkaracağım sabah. hem belki korkudan bağırsakları da çalışır.
0
🌸neriman koksal
(08.07.08)
bizim kedinin de bi ara bööle bi dönemi olmuştu, hayvancağız tuvaletinde ağlıyordu. veterinere götürdük sonradan karaciğerinin büyüdüğünü filan öğrendik abuk sbuk ne bulsa yediği için. ama karaciğer büyümesinden önce veterinerimiz bir ilaç vermişti o rahatlatmıştı, maalesef ne olduğunu hatırlamıyorum. yalnız karperlerin en yağlıları da biraz kolaylaştırıyor sanırım ondan da yedirmişti hayvana.
0
red g
(08.07.08)
öncelikle şu anki durumuna en iyi gelecek şeyler;

1) sokol adlı bir ilaç. aynı zeytinyağı etkisi yapıyor ve içini yumuşatarak dışarı çıkartıyor.
2) daha ilerleyen vakalarda libalax adlı bir ilaç var. bu bir nevi el lağmanı gibi. hayvanın makatından girip içine sıkılıyor. bu o yolu açıcı özelliğe sahip. ama daha önce yapmadıysanız bu ilacı alıp direk veterinere götürüp orada lağman yapılmasına fayda var.

çok kısaca şöyle bir bilgi vereyim. arka kemiklerinin gelişmemesi nedeniyle raşitik bir kediye 16 sene baktık. hayatı boyunca hiç kaka yapamadı. her ay lağmana götürüyorduk. eğer anne sütünden erken kesilmiş bir kediyse bu tip bir durum sözkonusu olabilir. umarım olmaz ama olsa bile endişelenmeyin. tıp yaşamaz dedi, biz 16 sene yaşattık. bunu da şu yüzden anlatıyorum, basit bir kabız gibi gözükse de olay daha anatomik olabilir ve sizin yaptığınız o özenli tedavi yöntemleri, zeytinyağlar filan tam çözüm olmayabilir.

bizim bu olayı anlamamız 1. yaşı içindeyken, yani gelişmeye başladığında ortaya çıktı. aklınızda bulunsun. umarım bir an önce iyileşir.
0
yedek ruh
(08.07.08)
(2)

etkinlik fotoğrafçılığı

dirk pitt
etkinlik fotoğrafçısı ne yaoar? yani nasıl fotoğraflar çekmelidir? çeker? orgnizasyon fotoğrafçılığının diğer adı mıdır?
etkinlik fotoğrafçısı ne yaoar? yani nasıl fotoğraflar çekmelidir? çeker? orgnizasyon fotoğrafçılığının diğer adı mıdır?
0
dirk pitt
(07.04.07)
etkinliğin ne olduğuna bağlı. genelde organizasyonlarda, toplantılarda ya da sinema vs. festivallerinde ortalarda gezip fotoğraf çeken fotoğrafçılar organizasyon şirketinin daha sonra tanıtımlarında kullanılması için, basına geçilmesi için fotoğraf çeker. konserlerde vs.'de kendi zevki için çekebileceği gibi bir dergi ya da gazete için de çekiyor olabilir. bu durumda bi öncekinden farklı olarak estetik kaygıları daha fazla olur haliyle. etkinlik fotoğrafçılığı ya da organizasyon fotoğrafçılığı diye bir kalıp içine sokmak çok da doğru değildir yani.
0
neriman koksal
(07.04.07)
Event Photography - Photographers who work celebrity related events, such as film premieres, parties and award shows

diyor kutsal wikipedia..
0
anadolu
(09.04.07)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.